Kökte ksilem ve floem ışınsal tarzda yanyana yerleşim gösterir. Ksilem sayısına göre bitkinin monokotil veya dikotil olduğuna karar verilir. Monokotillerde ksilem sayısı 15-20, dikotillerde 2-3'dür. Merkezi silindirin en alt kısmında kökün öz kısmı yer alır. Öz bölgesi sklerankimatik hücrelerden oluşmuştur. Sklerankimatik öz toprak içinde ilerleyen köklere direnç özelliği kazandırmıştır. Monokotil bitkilerin köklerinde ilk oluşan elementler sürekli (daimi) doku haline dönüştüğünden bunlarda sekonder yapı meydana gelmemektedir ve kökte enine büyüme bir süre sonra sona ermektedir. Kökte sekonder büyümeye genellikle açık tohumlularda ve dikotil (çift çenekli) bitkilerde rastlanmaktadır. Kök ile gövde arasındaki bölgeye hipokotil denilmektedir.
Monokotil ve dikotil bitkiler, tek çenekli ve çift çenekli bitkiler demektir. Şimdi tek tek monokotil ve dikotil bitkiler arasındaki farkları yazalım:
- Tek çenekli (monokotil) bitkiler, embriyolarında tek çenek yaprak taşırken; dikotil bitkiler çift çenek yaprak taşırlar.
- Kök şekilleri açısından farklılık gösterirler. Monokotil bitkiler, saçak köklü iken; dikotil bitkiler kazık köke sahiptir.
- İletim demetlerinin şekilleri açısından fark gösteren bu bitkilerde, tek çenekli olanlarda düzensiz iletim demeti varken; çift çenekli bitkilerde düzenli iletim demeti vardır.
- Tek çenekli bitkilerde enine büyümeyi sağlayan kambiyum yok iken; çift çenekli ya da dikotil bitkilerde vardır.
- Çift çenekli bitkiler yaprak sapına sahipken, tek çenekli bitkiler yapraklar gövdeye direkt olarak bağlanır.
- Tek çenekli bitkilerde yaprak sayıları 3 ve 3'ün katları kadardır. Çift çeneklilerde ise 2 ve 2'nin katları kadardır.
- Tek yıllık otsu bitkiler tek çenekli (monokotil) iken; çift çenekli bitkiler tek veya çok yıllık olabilir. Aynı zamanda otsu veya odunsu olabilirler.