Sözlükte imâm “kendisine uyulan kimse” demektir. Toplumun başında bulunan ve toplumun fertlerini yönlendiren kişiler imam diye anılmıştır. İmamın sevk ve idare ettiği toplum ise ümmet kelimesiyle karşılanmıştır.
Hanefi Mezhebi
Dört fıkıh mezhebinin kronolojik sıra bakımından ilki Hanefi Mezhebi’dir. Kûfe’de Hz. Ali ve Abdullah b. Mesud’un temelini attığı fıkıh ilmi, tâbiîn fakihlerinin gayretleri ile gelişimini devam ettirmiştir.
Maliki Mezhebi
İmam Malik (H 93-179/711-795) Medine’de doğmuş ve orada yetişmiştir. Medine’de elli yılı aşkın bir süre ders veren İmam Malik hadis ve fıkıh ilmindeki yetkinliği ile hem kendi devrinde hem de sonraki dönemlerde büyük takdir toplamıştır.
Şafii Mezhebi
Muhammed b. İdris eş-Şafii (H 150-204/767-819) Gazze’de doğmuş, Mısır’da vefat etmiştir. Mekke’de başladığı ilim tahsiline Medine’de İmam Malik’ten aldığı derslerle devam etmiştir. Hocasının vefatından sonra Bağdat’ta İmam Ebu Hanife’nin öğrencisi İmam Muhammed’den Irak fıkhını öğrenmiş, böylelikle hem Hicaz hem de Irak fıkıh ekollerinin bilgisine sahip olmuştur.
Hanbeli Mezhebi
Hanbeli mezhebi dört mezhep adıyla bilinen fıkıh mezheplerinin kronolojik sıra bakımından dördüncüsüdür. Mezhebin kurucu imamı olan İmam Ahmed b. Hanbel (H 164-241/780-855) Bağdat’ta doğmuştur. İlim tahsilinin başlangıcında hocası Huşeym b. Beşir’in teşviki ile daha çok hadis ilmiyle meşgul olmuştur. Bu sahada hadis imamı ünvanı alacak mertebeye ulaşmıştır. Kütüb-ü tisa (dokuz hadis kitabı) olarak isimlendirilen temel hadis kaynaklarından birisi olan el-Müsned’i telif etmiştir.