Bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü olarak tanımlanmıştır. Arapça rahima رحم merhamet etti, kucakladı, şefkat gösterdi sözcüğünden gelir. Türkçe karşılığı olan acımak: Eski Türkçe açın- 1. acılaşmak, ekşimek, 2. canı yanmak kökünden gelir. Ahlaki, dini, toplumsal ve yasal içeriğe sahip; yardımseverlik, affedicilik, acıma, esirgeme, iyilik anlamlarına gelen geniş karşılıklı bir terimdir.
Merhamet insanın en belirgin özelliklerindendir. Toplum olarak yaşamanın gerekli davranışlarındandır. Çoğu ahlaki kavramın dayandığı ilkedir. Toplum olarak yaşamanın dahi merhamete dayandığı söylenebilir. İnsanlar merhametli olmasa bir arada yaşayabilir miydi? Belki yaşardı, ancak ufak gruplar halinde. Yani herkese değil bir kısmımıza merhamet göstererek. Bu da ölçek problemini getirir. Canlılar, her ne olursa olsun en azından ailesine merhametlidir. Hayvanlarda bunu görebiliriz. Dışarıda avlanıp ailesini doyuran hayvanları görmekteyiz. Demek ki merhamet bir arada olmakta önemli, artan oranda da toplumsallaşmayı destekleyicidir. Belki bugün insanı bölen ve kardeşleri ayıran da merhamet eksikliğidir. Daha doğrusu, merhamet miktarının eksikliğidir. Bizi hayvanlardan büyük merhametimiz ayırmıştı. Şimdi de büyük merhamet birliği içinde esirgediğimiz merhametimiz bizi bölmektedir.