Hz. Muhammed’in (s.a.v.) torunlarını kucağına alıp sevdiğini gören Akra b. Habis et-Temîmi “Benim on çocuğum var; daha hiçbirini öpmüş değilim.” dedi. Hz. Muhammed (s.a.v.) Akra’ya şu cevabı verdi: “Merhamet etmeyene merhamet edilmez.” (Buhari, Edeb, 18.)
Peygamberimizin yukarıdaki hadisini arkadaşlarınızla yorumlayınız.
"Kimde dünyada iken imanın merhameti yoksa, ona âhirette rahmet edilmez," yahut: "Kim Allah'ın emirlerine uymak, yasaklarından kaçmak sûretiyle nefsine merhamet etmezse, Allah da ona rahmet etmez; çünkü Allah nezdinde ona verilmiş bir vaad, bir garanti mevcut değildir." Bu durumda tercümede zikri geçen "merhametten maksad amel'dir, "rahmet"ten murad da amel'in karşılığı olan mükâfaat'tır.
Öyleyse mâna şu olur: "Sadece amel-i sâlih işleyen sevaba mazhar olur." Mamafih, "merhametten maksad sadaka, "rahmet"ten maksad da belâ olması mümkündür; bu durumda mânâ: "Belâ'dan ancak sadaka verenler selâmette kalır" olur. Veya "İçerisinde ezâ şâibesi olmayan bir merhametle merhamet etmeyen kimseye mutlaka merhamet edilmez," veya: "Allah rahmet gözüyle sadece kalbinde merhamet bulunanlara bakar, sâlih amel işlemiş olsa bile." İbnu Ebî Cemre ilâveten der ki: "Kişiye düşen, nefsini bu ihtimallerin hepsiyle tartmasıdır. Birinden müsbet netice alamazsa hemen Allah'a iltica edip yardımını talep etmelidir."
Hadisten Çıkarmamız Gereken Dersler
- Küçük çocukları öpmek, sevgi, şefkat ve merhametin gereğidir.
- Şefkat ve merhametten mahrum olanlar, bunlardan hasıl olan sevaptan da mahrum kalırlar.
- Dünyada insanlara merhamet etmeyenlere, Allah da kıyamet gününde merhamet etmez.