Mekke’nin fethi Müslümanlara siyasi açıdan büyük bir zafer ve prestij kazandırmıştır.
Hz. Muhammed (a.s.) 11 Ocak 630’da (Hicri 8, Ramazan 20) ordusunu 4 kola ayırdı ve ordusuna şu emri verdi:
“Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz.”
Hz. Muhammed (a.s.) hareket emri verdi ve Fetih Suresi’ni okuyarak Mekke’ye girdi. 3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid’in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.
Hz. Muhammed (a.s.), Mekke’ye girer girmez genel af ilan edildiğini bildirdi ve Ebu Süfyan’a bildirdiği şekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kâbe’ye yöneldi. İsra Suresi’nin 81. âyetini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlarla Kâbe’yi tavaf etti.
Fetihten hemen sonra Hz. Muhammed (a.s.), Kâbe’de ilk hutbesini verdi. Müslümanların karşısındaki en büyük güç ortadan kalktı. Mekke’nin fethi İslam Devleti’ne büyük itibar kazandırdı. Arap Yarımadası’nda İslam hızla yayılma imkânı buldu.
Allah’a kulluk maksadıyla yapılmış ilk mâbed olan Kâbe’nin bulunduğu şehir; Mekke’nin fetih tarihi.