Semra Kozanlı’nın kaleminden:
Lisans Yerleştirme Sınavı dönemindeyiz…
ÖSS, LGS, KPSS, AÖF ya da ALES…
Sınavların adı değişse de, hepsi zor olsa da, kolay olsa da;
Herkes yaşıtlarıyla aynı sınava giriyor!
Önemli olan; sen kapasiteni kullanarak yapabileceğinin en iyisini yapıyor musun?
BU OLUMLAMALARI YAPARAK BEYNİNİ İNANDIR
Sınavlar sadece bilgiyi ölçmez; rahatlık, konsantrasyon, dayanıklılık, performans, dikkat, özgüven, olumlu düşünce, inancı da ölçer.
Beynini bilgiyle doldururken, 21 gün boyunca da şu olumlamaları yap ve bunları sürekli tekrar et:
“Ders çalışmaktan keyif alıyorum.
Beynimi bilgiyle besliyorum.
Engelleri aşmak beni mutlu ediyor.
Bir şey öğrenmek beni mutlu ediyor.
Sınavlarda sakin ve rahatım.
Kendime güveniyorum.
Çok iyi konsantre oluyorum ve dikkatliyim.
Başaracağıma inanıyorum ve başarıyorum.
Beynime ve hafızama güveniyorum.
Öğrendiğim her şeyi çok iyi hatırlıyorum.”
BEYNİNİ BAŞARIYA PROGRAMLA!
Sınavlarda başarısızlık korkun varsa veya dersleri çalışamıyorsan, kısaca başarını kötü etkileyen ne varsa önce o olumsuzlukları bir film izler gibi seyret.
Sonra filmi dondur, siyah-beyaz resim haline getir.
Resmi bir nokta haline gelene kadar küçült veya nokta haline gelene kadar uzaktan bak.
Ardından o noktayı bir silgiyle sil.
Kötü filmin yerine olmasını istediğin resmi beynine yerleştir.
Bu resmi canlı hale getir ve içine girip yaşa.
İstediğin başarı filmini, zihninde 21 gün boyunca günde en az 2 kere yaşa ve beynini inandır.
DERSLERİNİ NASIL ÇALIŞACAKSIN?
Peki sen beynini başarı için ikna ederken, derslerini nasıl çalışacağını biliyor musun?
Başarmak için çok çalışmak değil; planlı, düzenli, etkili ve verimli çalışmak gerekir.
Nasıl ki bir aylık yiyeceği bir oturuşta yiyemeyiz, bilgiyi de bir oturuşta sindiremeyiz.
Başarmak için dersi etkili dinleyip, günü güne tekrar ederek beynimize yerleştiririz.
Bilgiyi beyne alırken, sevgiyi de işin içine katarsan sonuç istediğin gibi olur.
DERS ÇALIŞMAYI NASIL SEVECEĞİZ?
Öncelikle ‘DERS ÇALIŞMA’ terimini çöpe at.
‘DERS’ yerine ‘BİLGİ’, ‘ÇALIŞMA’ yerine de ‘BİLGİYİ BEYNE ALMAYA İZİN VERİYORUM’ ifadesini kullan.
Sanki kafada bir bilgisayar varmış gibi, bilgiyi o bilgisayara kaydetmeyi öğren.
Ders çalışma yerine, ‘Matematik dersinin şu konusunu öğrenmek için beynimin açma düğmesine basıyorum. Beynime bu konuyu öğrenmesi için izin veriyorum’ demek gerekir.
Bilgiyle oyun oynamayı öğren.
Beynin kumandasını ele alıp, gerektiğinde neyi nasıl yapacağını bilirsen, MAZERET adamı yerine ÇÖZÜM adamı olursun.
Nasıl ki, okul öncesinde her şeyi merak edip öğrenmek isterdin, soru sorardın; şimdi de beynini, BİLGİYE AÇ hale getir.
***
Bir memur adayı düşün; kendi isteği ile bilgiyi araştırıyor, öğreniyor.
Başka bir memur adayı düşün; zorla masaya oturuyor, defter, kitap, kalemden nefret ediyor.
Sen hangisi olmak istersin?
Başarılı olmak istiyorsan, elbette istekli olmak gerekir.
Önce ne istediğini düşün ve ‘DERS ÇALIŞMA’ terimini YENİDEN ÇERÇEVELEYİP uygulamaya geç.
***
Sınavlarda yüksek puan almak için ders çalışma tekniğini de öğrendin.
Beynini başarıya programladın.
21 gün boyunca olumlamalar yaptın.
Kendine de güveniyorsun.
Artık istediğin yüksek puanı alabilirsin.
Bu güzel sonuca inan ve olumlu düşün ki, düşüncelerin gerçek olsun.