Sadece yaşanan ana İlahî bir müdahale değil, bir ibadet ve tilavet kitabıdır Kur’an-ı Kerim. Bu sebeple ilk muhataplarından başlamak üzere Müslümanlar onun –kendisinden önceki kitaplar gibi- tahrife uğramaması için büyük çaba sarf ettiler. Böylece özgünlüğü (otantikliği) muhafaza edilerek bugüne ulaşan yegâne kutsal kitap Kur’an-ı Kerim oldu. Bu özelliğini kıyamete kadar da sürdüreceği, “Şüphesiz Kur’an’ı biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız” (Hicr, 9) ayetiyle beyan edilerek onun Allah tarafından korunacağı taahhüt edilmiştir.
Miladi 610 yılında indirilmeye başlanan Kur’an-ı Kerim, yaklaşık 23 senelik bir süreç içinde Cebrail (as) vasıtasıyla ve çeşitli zaman aralıklarıyla Hz. Peygamber’e (sav) inzal edildi. Buna göre vahyin bir tarafında Yüce Allah, diğer tarafında da Hz. Peygamber bulunmaktadır. Cebrail ise vahyi taşıyan aracı melektir.