Hak, hukuk, adalet insanların hayatında çok değerlidir. Hakların sağlanması, özgürlüklerin korunması insanların adalet ve barış içinde yaşaması anlamına gelmektedir. Toplumsal hayatta insanlar birbirlerine muhtaç olarak yaşadıkları için sık sık yardımlaşırlar.
Kul hakkı da bu kapsamda ortaya çıkmaktadır. Kul hakkı, başkalarının hakkına girmek, hakkı olanı almak anlamına gelmektedir. Kul hakkı, helalleşme gerektiren bir olaydır. Dedikodu, gıybet, iftira, yalan, kandırma, kasıtlı ya da kasıtsız zarar verme durumları kul hakkına neden olmaktadır.
Kul hakkı önemlidir. Çünkü Allah kul hakkını affetmeyi kullarının tasarrufuna bırakmıştır. Bu da dünyada ya da ahirette yüzleşme olmasına neden olur. Kulların yüzleşerek helalleşmesi gerekir.
Kul Hakkı İle İlgili Ayetler ve Hadisler
Duha Suresi 9. Ayet; Öyleyse yetimin hakkını sakın yeme.
Fecr Suresi 17. Ayet; Hayır, hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.
Nisa Suresi 10. Ayet; Yetimlerin mallarını haksız olarak yiyenler şüphesiz karınlarına ancak ateş dolduruyorlar. Zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir.
Peygamber efendimiz Hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur;
"Kim ki yetimin hakkını yer ise ahirette o kişi iflas eder."
Bir diğer hadis- şerifte de kul hakkı yemenin vebali için şu şekilde bahsedilmiştir;
"Kim birinin hakkını yediyse ahirette zor duruma düşmemek için o kişinin gönlünü alın, helalleşin. Borcu olan bir kişi cennete giremez."