Komşularımızı her zaman koruyup gözetmeyi dinî bir görev olarak ifade eden Hz. Muhammed (s.a.v.) komşu hakkı ile ilgili şu evrensel öğüdü vermiştir: “Komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir.” (Beyhâki, Sünen-i Kübrâ, C 10, s. 9) Komşular arasında eğer bir tercih yapılma durumu olacaksa en yakın olandan başlamak gerekir. Zira “İki komşum var, ikramda bulunurken hangisinden başlayayım?” diye soran Hz. Aişe’ye, Peygamberimiz “Kapısı en yakın olandan...” (Buhârî, Hibe, 16; Ebu Dâvûd, Edeb, 122.) diye cevap vermiştir.
Yüce dinimiz İslam, komşu hakkı ve komşuluk hakkına dair birçok hak ve görevden bahsetmiştir. Komşunun komşu üzerindeki hak ve görevlerinden bir kısmını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Komşusu yardım talep ettiğinde onu geri çevirmemek,
- Borç istediğinde elinden geldiğince destek olmak,
- Hasta olduğunda ziyaretine gitmek,
- Vefat ettiğinde cenazesine katılmak,
- Komşunun evine ve ailesine zarar vermemek,
- Komşuya ikramda bulunmak ve saygı göstermek,
- Komşulara karşı güler yüzlü olmak,
- Komşularla karşılaştığımızda selamlaşmak,
- Komşularımızın ayıp ve kusurlarını araştırmamak,
- Bakıma muhtaç komşuların ihtiyaçlarını imkanlar ölçüsünde gidermek.