Kazın ayağı öyle değil deyiminin anlamı:
Sen öyle düşünüyorsun ama yanılgı içindesin. İşler senin bildiğin ve düşündüğün gibi değil.
Kazın ayağı öyle değil deyiminin hikâyesi:
İşler bazen umulduğu gibi gitmez. Bazıları ise bize ait işlerin tıkırında gittiğini zanneder. Ama işin içinde bulunan işlerin iyi ya da kötü gittiğini dışardaki insanlar daha iyi bilir.
Bu deyimin kaynağı yine Nasrettin Hoca’mız… Hoca bir gün Timur’a kızarmış bir kaz götürürken yolda canı çekmiş, hemen kazın bir bacağını midesine indirmiş.
Hoca’yı huzura kabul eden Timur, kendisine sunulan kızarmış kaz tek ayaklı. Kendisi de malum topal. Hoca bunu bilerek hakaret olsun, diye yaptı sanarak ona çok kızmış. Hoca durumu hemen sezerek:
Ulu Hakan’ım, bizim Akşehir’in kazları hep tek bacaklıdır. Bakın çeşme başındaki kazlara, demiş ve çeşme başında tek bacağı üzerinde uyuklayan kazları göstermiş.
Timur, Hoca’ya bakarak gülmüş:
- Yoo, Hoca, kazın ayağı öyle değil, demiş. Adamlarına başındaki kazlara değnekle dokunmalar için emir vermiş. Kazlar, uykularından uyandırılınca iki ayakları üstünde kaçışmaya başlamışlar. Hoca’nın yüzüne alaylı alaylı bakan Timur:
- Hani Akşehir’in kazaları tek ayaklı idi, diye sorunca Hoca:
- Vallahi Hakan’ım eğer o değnekleri size vursalardı, tövbeler olsun, dört ayaklı bile olur kaçardınız, diye cevap vermiş.