Kadercilik anlayışı ve zararları (Örnek - 1)
Kader inancı her Müminin iyi bir şekilde kavraması gereken bir inançtır. Kadercilik anlayışında insanlar ne yaparsa yapsınlar kendi iradeleriyle değil, Allah’ın zorlamasıyla yaparlar. Halbuki böyle bir durum söz konusu olsaydı Allah insanları sorumlu tutar mıydı? Bu soruyu kadercilik anlayışını benimseyenlere sormak lazım.
Dinimizdeki kader inancının yanlış anlaşılmasından dolayı; tarihin belli dönemlerinde bazı toplumlarda yoğun bir kadercilik anlayışı hâkim olmuştur. Halkımızın günlük yaşamında kullandığı deyimler, bu gerçeği açıkça ortaya koymaktadır. Mesela; Kader mahkumu, kader kurbanı gibi deyimler kaderciliğin yanlış anlaşılmasından ötürü ortaya çıkmıştır.
Kadercilik anlayışı bir anlamda kişide, sorumluluklarının ortadan kalktığı algısını yaratır. Kişi, “ne yaparsam yapayım zaten bana Allah yaptırıyor” diyerek türlü türlü kötülükler yapabilir. Yaptığı kötülükleri de Allah’a yükleyebilir. Bu bakımdan kadercilik anlayışı kötü sonuçlara neden olabilir.
Kadercilik anlayışı ve zararları (Örnek - 2)
Kadercilik anlayışı, her şeyin önceden doğa üstü gücü sahip bir kuvvet tarafından belirlendiği ve bu durumu kimsenin değiştiremediği inancıdır. Bu anlayışa göre insan istesin veya istemesin olaylar onun iradesi dışında gerçekleşir.
Dinimizde ise bu kavram kadere iman olarak geçmektedir. Bu iman esasına göre, yaşadıklarımızın ve yaşayacaklarımızın Allah tarafından bilinmesi anlayışı vardır. Kadere iman noktasında esas yanlış anlaşılan nokta Allah'ın engin sıfatları sayesinde yaşanacak olayları bilmesidir yani aslında seçimler insanlar tarafından gerçekleşir.
Kadercilik kavramı içinde kadere iman konusunda yaşanan sıkıntıların aynısı geçerlidir. Biz yaşadığımız her olaya kadercilik anlayışı ile bakarsak olaylardan ders çıkarmak yerine daha da tembelleşir ve miskinleşiriz. Yaşadığımız olayları yoluna koymak konusunda herhangi bir çalışma gerçekleştirmeyiz. Bu durum bizi bulunduğumuz yerden asla bir adım ileriye götürmez. Bu sebeple yaşanılan olayları kadere bağlamak yerine üretkenliğimize ve zihnimize kilit vuramadan elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret etmeliyiz.