Doğaçlama Drama
Ali’nin yarın matematik sınavı vardır ama çalışmadı. Ali kaderimde iyi almak varsa zaten yüksek not alırım diye düşünüyordu.
Sınav öncesi arkadaşları sınava çalışıp çalışmadığnı sordu.
“Çalışmadım. Kaderim de iyi not varsa zaten alırım.” dedi.
Sınav notları açıklandığında Ali zayıf not almıştı.
Ayşe, Ali’nin yanına gitti ve “Ali sen kader inancını yanlış anlamışşsın.” dedi ama Ali umursamadı.
Okul çıkışı karşı yola geçerlerken Ali hızlı bir şekilde yola atıldı. Arkadaşları “Ali dikkat et.” diye bağırdı.
Ali, “Kaderimde kaza varsa olur, yoksa karşıya geçerim.” dedi.
Ama bir araba ona çarptı. Ali’nin kolu kırıldı.
Ali hastande yatarken telefonunu şarşja takmak istedi, elleri ıslaktı. Kaderim’de varsa bir şey olmaz dedi. Islak elle dokunduğu için elektrik çarptı.
Saçları dimdik oldu. Dişleri takırdadı. Bayıldı. Neredeyse ölüyordu.
Ali kaderinin bu kadar kötü olamayacağını düşünmeye başladı. Çünkü arkadaşlarının başına böyle kötü şeyler gelmiyordu. Sadece kendisini kaderi kötü olamazdı.
Din Kültürü hocasına durumunu anlattı.
Öğretmen sadece şunu söyledi;” Ali sen kader inancını yanlış anlamışsın. Bizler irade ve aklımızla özgür hayatımızla kaderimizi şekillendiririz. Olacak olan şeyleri biz yaparız. Olacakları Allah sonsuz ilmi ile bilir.” İnsanlar yaptıklarından sorumludur.
O günden sonra Ali’nin kaderi değişti.