KAAN: Hükümdar, han
KABİL: Kabul eden, olabilir mümkün, önde ve ileride olan
KADİM: Ayak basan, ulaşan, varan
KADİR: Değer, onur
KADRİ: İtibar, değerle ilgili
KAĞAN: Hükümdar, hanların hanı
KAHHAR: Kahreden, üzen
KAHRA: Yeraltı
KAHRAMAN: Yiğit, cesur
KALENDER: Gösterişsiz, sade, tokgözlü
KAMBER: Sadık dost, köle
KAMER: Ay ışığı
KAMİL: Olgun, eksiksiz
KANDEMİR: Çok güçlü olan
KANER: Kanlı yiğit
KANİ: İnanan, inanmış
KANSU: Çin'in kuzey batısında önemli bir sınır kenti
KANUNİ: Kanuna ait kararla ilgili
KAPKIN: Ansızın yakalayıp alabilen, ısırıp parçalayan, hemen kapan
KAPLAN: Hindistan ve Afrika ormanlarında yaşayan, aslan büyüklüğünde, postu çizgili, kedigillerden yırtıcı
KARAALP: Karaalp yiğit
KARACABEY: Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk beyi
KARACAN: Yağız, bir ağaçcık, Dedem Korkut öykülerinde bir yiğit
KARAGÖZ: Gözü açık, çalışkan bir kimse
KARAHAN: Tarihte bazı hanlara verilen ad, Anadolu'da bir devlet
KARAMAN: Esmer, kara yağız insan
KARAN: Karanlık
KARANALP: Kara yağız yiğit
KARANİ: Orta Anadolu’da bulunan, Veysel Karani'nin doğduğu köy
KARATAY: Anadolu Selçuklu devlet adamı
KARAYAĞIZ: Yağız, ünlü halk ozanı Karacaoğlan'ın adından
KARER: Yağız yiğit
KARGIN: Kabarmış su
KARHAN: Karların hükümdarı anlamında
KARTAL: Yırtıcı bir tür kuş
KARTAY: Kar gibi beyaz tay
KARTEKİN: Kar gibi beyaz ve de uğurlu kişi
KASIM: Bölen, kısımlara ayıran
KAŞİF: Bulan, meydana çıkaran kişi
KATİP: Değerli çalışkan
KAYA: Büyük ve sert taş kütlesi
KAYAALP: Kaya gibi sert yiğit
KAYAER: Kaya gibi sert ve sağlam yiğit
KAYAHAN: Kaya gibi sert hakan
KAYARAK: Giden akarsu, sel, çığ
KAYATEKİN: Kaya gibi sağlam şehzade
KAYATİMUR: Kaya demir, sert demir
KAYATÜRK: Kaya gibi sağlam ve sert Türk
KAYHAN: Güçlü hükümdar
KAYI: Osmanlıların kökeni olan Oğuz boylarından birinin adı, sağlam, sert, güçlü, sağanak, bora
KAYIHAN: Güçlü kağan, sert han, sağlam han
KAZIM: Kızgınlığını, öfkesini belli etmeyen
KEMAL: Olgunluk, erdem
KEMALETTİN: Bilgi ve erdem sahibi
KEMALLETTİN: Dinin olgunluğu, eksiksizliği ve değeri
KENAN: Vaat edilmiş ülke, cennet Filistin
KENTER: Kentli
KERAMETTİN: Bağış, ihsan ağırlama
KEREM: Soyluluk, eli açıklık
KERİM: Kerem sahibi, cömert
KERİMHAN: Cömert hükümdar
KESKİN: Kesici, kararlı, kesin
KESKİNER: Sert yiğit, keskin erkek
KESKİNTÜRK: Sert Türk
KEYAN: Büyük hükümdar
KEZER: Kahraman
KILIÇ: Uzun keskin bir bıçak, silah
KILIÇALP: Kılıç gibi keskin yiğit
KILIÇER: Kılıç gibi keskin yiğit
KINAY: Çok çalışkan
KIRAÇ: Su bulunmayan toprak, kurak toprak, verimsiz toprak
KIRALP: Rengi kırçıl olan yiğit, kırçıl renkli yiğit, kır yiğit
KIRAN: Çevre, ufuk
KIRANER: Vurup ezerek parçalayan yiğit
KIRAT: Değer, düzey, kır renkli at
KIRCA: Kırçıla yakın, kıra benzer, kır gibi
KIRHAN: Kırçıl han
KIRTAY: Kır renkli at yavrusu, kır renkli tay
KIRTEKİN: Kırçıl şehzade
KIVANÇER: Sevinç olan yiğit, övünç olan yiğit, sevindiren kimse
KIZILTAN: Şafak vaktinin kızıllığı
KIZILTUĞ: Kızıl renkli tuğ
KİPER: Canlı, yiğit
KOÇER: Koç yiğit, yiğitler yiğidi
KOÇHAN: Yiğit kağan
KONUR: Gururlu, inatçı, şık
KONURALP: Yiğitler yiğidi, onurlu yiğit
KONURATA: Yiğit ata, onurlu ata
KONURBAY: Onurlu ve varsıl, onurlu bey
KOR: İyice yanarak içine, özüne değin ateş olmuş kömür ya da odun parçası, (mecaz olarak) kıpkırmızı
KORAL: Sınırları bekleyen
KORALP: Kor gibi, kor ateş gibi yiğit
KORAY: Kamış, kargı gibi, içi boş şeyler
KORCAN: Kanı sıcak, kanı kaynayan
KOREL: Kor ateş durumuna gelmiş el
KORER: Kızıl ateş gibi yiğit, kor gibi erkek
KORGÜN: Kızıl Güneş, kor durumdaki Güneş
KORHAN: Çok güçlü hükümdar
KORKMAZ: Korku bilmeyen
KORKUT: Büyük dolu tanesi
KORKUTALP: Korkusuzluğuyla başkalarına korku salan yiğit kişi
KOŞAL: Koşarak git ve al
KÖKEN: Temel, soy, çıktığı yer
KÖKER: Soyca yiğit olan kimse, kökü yiğit
KÖKNAR: Çam türünden, yatay dallı, kerestelik bir orman ve süs ağacı
KÖKSAL: Köksal, iyice yerleş, uzun yaşa
KÖKSALAN: Kökleşmiş olan, kök salmış olan
KÖKSAN: Köklü ün, köklü ad
KÖKSOY: Kökü derinlere giden soydan olan
KÖKTEN: Soylu
KÖROĞLU: Türk halk hikayesinin kahramanı
KUBAN: Kafkasya'da bir uygarlık
KUBAT: Kaba, biçimsiz
KUBİLAY: Moğol İmparatoru
KUDRET: Güç, kuvvet
KUNT: Sağlam yapılı, sağlıklı, dayanıklı, kalın, sert
KUNTER: Sağlam yapılı yiğit, sert yiğit
KUNTMAN: Sağlam ve iri yapıl erkek
KURANER: Kurucu kişi
KURT: Sürülere saldıran, köpek türünden yırtıcı, yabanıl hayvan (mecaz olarak) işini iyi bilen, aldanmaz
KURTALP: Kurt gibi yiğit
KURTER: Aldanmaz yiğit, işini iyi bilen yiğit, kurt yiğit
KURTUL: Güç bir durumdan kendini kurtar
KURU: Suyu, nemi olmayan, çelimsiz, sıska
KUSAY: Hz Muhammed'in bir akrabası
KUT: Uğur, talih, şans
KUTAL: Uğur al, uğurla ilgili, uğursal
KUTALP: İyilik getiren yiğit, uğurlu yiğit
KUTAN: Saka kuşu
KUTBAY: Uğurlu bey
KUTBERK: Uğurlu ve sağlam
KUTBETTİN: Arapçada dinin yücesi anlamına gelir
KUTCAN: İyilik getiren kimse, kutlu kimse
KUTEN: Adaletli
KUTER: İyilik getiren yiğit, kutlu yiğit
KUTHAN: Uğurlu kağan, kutlu kağan
KUTKAN: Uğurlu kan, kutlu kan
KUTLUAD: Adı uğurlu
KUTLUALP: Uğurlu yiğit
KUTLUAY: Uğurlu, kutlu ay
KUTLUBAY: İyilik ve zenginlik getiren
KUTLUBEY: Uğurlu bey
KUTLUCAN: Uğurlu ve can kimse
KUTLUEL: Uğur getiren el
KUTLUER: Uğurlu yiğit
KUTLUĞ: İyilik ve uğur getirdiğine inanılan, uğurlu, kutlu
KUTLUHAN: Uğur getiren kağan
KUTLUTEKİN: Uğurlu ve biricik, uğur getiren şehzade, uğurlu prens
KUTLUTİN: Kutsal ruh
KUTLUTÜRK: Uğurlu Türk, kutsal Türk
KUTMAN: Uğur getiren, uğurlu kimse
KUTSAY: Uğurlu say
KUTSİ: Kutlanan, kutluluk sahibi
KUTSOY: Kutlu soydan gelen, soyu kutlu
KUTYAR: Uğurlu kimse
KUZGUN: Bir tür karga
KÜLTİGİN: Göktürk komutanı
KÜNTAY: Sağlam yapılı
KÜREN: Sarı ile dolu arası bir at rengi
KÜRŞAD: Eski Türklerde yiğit, alp
KÜRŞAT: Eski bir Türk adı