Çevre konusunda toplumun temelini oluşturan aileye, toplumu eğitmekle görevli eğitimcilere, toplumsal yaşamı düzenleyen yerel yönetimler ve devlet kurumlarına, kısacası toplumun bütün bireylerine sorumluluklar düşmektedir. Toplumda çevre bilincinin oluşması bireylerde sorumluluk duygusu ve çevre bilinci oluşmasından geçer.
Doğayı sevmek ve korumak, çevresel problemleri ve bu problemlere yönelik çözümleri keşfetmek çevre eğitiminin temellerini oluşturuyor. Doğaya önem veren, çevre bilinci yüksek bireylerin uyum kapasiteleri de daha yüksek oluyor. Bu nedenle çevreye duyarlı çocuklar yetiştirmek, hem kendimiz hem de tüm dünya için önemli bir konu.
Eğitim ailede başlar. Çocuklar anne ve babalarının davranışlarını gözlemler ve sosyal öğrenme yoluyla da ebeveynlerini taklit eder. Onlara doğayı korumanın önemini anlatıp uyarmaktansa, çevreye verdiği değeri uygulamada gösteren anne baba olmak çevre bilincinin aşılanmasında oldukça etkilidir. Evde gereksiz lambaları söndürmek, diş fırçalarken çeşmeyi kapatmak gibi ufak dokunuşlar çocuğun davranışı benimsemesinde oldukça önem taşır. Geri dönüşüm kutusuna bırakmak için ayırdığınız kağıt, plastik, cam gibi malzemeleri neden bu şekilde ayırdığınızı açıklayabilirsiniz. Doğayı korumak konusunda tek bir kişinin bile yapacağı olumlu davranışların önemini vurgulayabilirsiniz.
Farklı kanallarda doğal yaşamı ve dünyamızı anlatan belgeseller sadece çocukları değil, büyükleri de etkileyip bilinçlendiriyor. Örneğin okyanuslardaki suyun ısınması ve kutuplardaki buzulların erimesi ile ilgili bir belgeselden sonra küresel ısınma gibi genel bir sorunun önüne geçebilmek için bireysel olarak neler yapabileceğinize odaklanabilirsiniz.
Şehir hayatında sokağa çıkmadan, park veya bahçede oyun oynamadan büyüyen çocukların doğa ile etkileşimi de sınırlı oluyor.
Evde imkanlarınız dahilinde yetiştirdiğiniz saksı bitkilerinden bazılarının sulama ve bakım gibi sorumluluklarını çocuğunuza verebilirsiniz. Bahçeli bir evde yaşıyorsanız, ağaç dikip bakımını çocuğunuza devredebilirsiniz. “Benim çiçeğim” “Benim ağacım” duygusu hem çocuğun özgüvenini pekiştirecek hem de sorumluluk bilincini farkında olmadan arttıracaktır.