Mescit tamamlandığında namaz vaktini haber vermek için bir kişi Medine sokaklarında “es-salâh” diye çağrıda bulunurdu. Fakat bu yeterli olmadı. Bazı sahabiler namaz vaktini haber vermek için çan veya boru çalmayı, ateş yakmayı önerdiler. Benzer uygulamalar diğer dinlerde de olduğu için bu öneriler kabul görmedi. Ashabdan Abdullah b. Zeyd gördüğü bir rüyayı Peygamberimize (s.a.v.) anlattı. Rüyasında kendisine ezanın sözleri öğretilmişti. Hz. Peygamber, Abdullah b. Zeyd’den rüyasında kendisine öğretileni Bilâl-i Habeşi'ye öğretmesini istedi. (Ebû Dâvûd, Salât, 27)
Bilâl-i Habeşi, Mescid’in kenarında yüksekçe bir yere çıkarak ilk ezanı okudu. Bilâl’in (r.a.) okuduğu ezanı işiten Hz. Ömer, Peygamberimize (s.a.v.) gelmiş ve aynı şeylerin rüyasında kendisine de öğretildiğini bildirmiştir. (Ebû Dâvûd, Salât, 28)