Türkiye II. Dünya Savaşı’na fiilen katılmamasına rağmen, savaşın getirdiği ağır ekonomik şartları tümüyle yaşadı. Savaş ihtimaline karşılık ülke gelirinin önemli bir kısmı savunma alanına ayrıldı. Hedeflenen ekonomik planlar ve sanayi yatırım programları ertelenmek zorunda kaldı. Seferberlik dolayısıyla tarım ve sanayi sektöründe iş gücünün azalması üretimin büyük ölçüde gerilemesine sebep oldu. 1929 Ekonomik Buhranı sonucunda büyük ölçüde daralmış olan ithalat, daha savaşın ilk yıllarında yarı yarıya düştü. Müttefik ülkelerin Türkiye’nin Almanya ile olan ticari faaliyetlerini durdurma yönündeki telkinleri ekonomik gelişme sürecini de durdurdu.
- Türkiye, savaşa fiilen girmemesine karşın; savaş şartlarından olumsuz yönde etkilenmiştir.
- Devlet gelirlerinin önemli bir bölümü savunma alanına ayrılmış, önemli sanayi yatırımları ertelenmiştir.
- Türkiye’de savaş yıllarında önemli ekonomik sıkıntılar olmasına karşın, eğitim yatırımlarına devam edilmiş köylülerin kendi yörelerinde pratik bilgileri de öğrenmelerini amaçlayan Köy Enstitüleri kurulmuştur. Bu okullar 17 Nisan 1940 tarihli bir yasa ile açılmıştır.
- Halkın mal stoklamasına gitmesi, fiyat artışlarına neden olmuştur.
- İkinci Dünya Savaşı sürecindeki gelişmeler sonucu, 1940-1945 yılları arası nüfus artışı azalmıştır.
- İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı, İkinci Dünya Savaşı’nın etkileri nedeniyle uygulama imkanı bulamamıştır.
- Türkiye’nin savaşın son döneminde, Almanya’ya savaş ilan etmesi Birleşmiş Milletlerin kurucu üyeleri arasında yer almasına neden olmuştur.
- Türkiye’nin demokratik yönetimleri savunan ülkelerle yakınlaşması sonucu ve savaştaki sıkıntılardan CHP yönetiminin sorumlu tutulması nedeniyle Türkiye’de tek partili yönetim sona ermiş, çok partili yaşam başlamıştır.
- Halkın İkinci Dünya Savaşı’ndaki gelişmeleri öğrenme isteği, radyo yayınlarının yaygınlaşmasını sağlamıştır.
- İkinci Dünya Savaşı’nın etkileri Türk edebiyatına da yansımıştır.