Ben olsam şu tavsiyelerde bulunurdum:Memlekette bir kimse bir gece aç kalırsa, Allah Teâlâ onu sana soracaktır; gözünü aç!”
“Ey hükümdar, sen bugün bir hekimsin; halk ise sana muhtaç olan bir hastadır. Bâzısı darlığa düşmüştür ve bedbahttır; bir kısmı da fakirlik ıztırâbı içindedir. Bâzısı aç, bâzısı da çıplaktır; bâzısı ise, endişe içinde kıvranır. Bütün bunların devâsı sendedir; sen onların hekimi ol, ilaç ver ve tedâvi et. Eğer sen bunlara, ilaç vererek tedâvi etmezsen, halk için bir hayat felâketi olursun.”
“Beyliğin kökü ihtiyatlı olmak ve uyanık durmaktır. Bir dünya daha istersen, onu da bunlarla kazanırsın.”
“Aç gözlü kimseye memlekette mevkî verme! Onun memleket nizamını bozacağından hiç şüphe etme!”
“Kendi menfaatini arama, halkın menfaatini düşün; senin menfaatin halkın menfaati içindedir.”
“Bey, halk için bir saadettir, halk mes’ûd olmalıdır; halkın mes’ûd olması için karnının doyması lâzımdır.”