XVII. yüzyılda, Türk edebiyatında görülen bir edebi anlayış, XVII. yüzyıldan itibaren devlet otoritesinin çözülmeye başlaması, askeri ve siyası alanlarda peş peşe gelen başarısızlıklar toplumda büyük bir kargaşaya yol açmıştır.
Bu durum şairleri, görünen sebeplerden başka, manevi sebepleri ve etkenleri aramaya inmiştir. Sosyal ve kültürel değişimin oluşturduğu bedbinlik ve topluma hakim olan karamsarlık, yüzyıl şairlerinden Nabi'nin (ölüm tarihi 1712) kikmet arayışı üzerine kurduğu "sorgulayıcı tavrı" bir yeni şiir tarzı haline getirmiştir. Esasen bu dönemde şair toplumsal sorumluluk sahibi ve sosyal, siyasi hayattaki gidişata müdahale etme rolünü üstlenen bir şahşiyet olarak karşımıza çıkmaktadır.
Görüneni değil, onun arka planındaki asıl sebebi arama çabası üzerine kurulu hikemi tarz şiirde varlık ve nesnenin herkesçe fark edilmeyen yönleri üzerine durulur. XVII. yüzyıllda Nabi ile temsil edilen bu şiir anlayışında sosyal konular, siyasi bunalımlar, kurumların tenkidi, devlet yönetimindeki aksaklıklar vb. konular işlenmiştir.
Hikemi tarz şiir anlayışı, sonraki yüzyıllarda yaşayan bazı şairler üzerinde de etkili olmuştur.
Hikemi Tarz’ın belli başlı özelliklerini şöyle sıralamak mümkündür:
1. Dış dünyaya olanı anlamaya ve anlatmaya önem verilmiştir.
2. Şiirin hikmet dolu olması ve anlamının da insanlara doğru yolu göstermeye vasıta olmasına önem verilmiştir.
3. Şiir yazmaktan maksat anlamdır, yani içeriktir ve bununla okuyucuya mesaj vermektir.
4. Şiirde anlam, süsü ve nakısı olmayan bir yüzük gibidir. Anlamı olmayan söz kokusuz lâle gibidir. Bu gibi nedenlerle şiirde anlam çok önemli bir yere sahiptir ve önem içinde hikmet ve düşünce her zaman işlenmesi gereken hususlardır.
5. Nâbî de dahil olmak üzere hikemî tarzı benimseyen şairlerin şiirlerinde hikmet ve düşüncenin ön plana çıkarılmasıyla anlamın nasihat karakteri tasıması söz konusu olmuştur.
6. Yoğun bir sekilde kullanılan irsal-i mesel ile hem soyut düşünceler hem de okuyucuya verilmek istenen mesajlar daha açık ve anlaşılır bir nitelik kazanmıştır.
7. Şiirin anlamı lirizm ve duygudan ziyade düşünce ve hikmete dayanmalıdır. Bu yaklasım ile aynı zamanda Hikemî tarzın poetikasının ne olduğu ortaya konulmaya çalısılmıştır.