Sözlükte “beyaz olmak; iyice beyazlatmak” anlamlarına gelen Arapça haver kökünden türetilen havârî “seçilmiş, kusursuz; taraftar, özverili arkadaş, dost, bir kimseye ileri derecede yardım eden, kendisini bir davaya adayan” demektir (Lisânü’l-ʿArab, “ḥvr” md.). Havâri kelimesinin Habeş dilinde aynı mânadaki havaryanın Arapçalaşmış şekli olduğu da ileri sürülmüştür
Terim olarak genelde, Allah’ın peygamberlerine inanıp onlara yardımcı olan herkes için kullanılan havâri bilhassa Hz. Îsâ tarafından seçilmiş, tebliğ ve irşad görevinde ona yardımcı olan on iki kişilik grubu ifade eder. Batı dillerinde havâri karşılığında kullanılan apostle, apôtre kelimeleri, Grekçe’de “bir görevi ifa etmek üzere gönderilen” anlamındaki apostolostan gelmektedir
Havarilerin iman esasları şunlardır:
1. Kainatın yaratıcısı Baba olan tek Tanrıya,
2. Tanrının biricik oğlu tek bir Rab İsa Mesih’e, onun Tanrı olduğuna,
3. Kutsal ruh vasıtasıyla bakire Meryem’de bedenlendiğine ve insan olduğuna,
4. Bizim için Pontus Platus zamanında Çarmıha gerildiğine,
5. Üçüncü gün dirildiğine,
6. Göğe yükselip Baba’nın sağında oturduğuna,
7. Geri geleceğine,
8. Kutsal Ruh’a,
9. Kiliseye,
10. Vaftize,
11. Ölülerin dirilmesine,
12. Sonsuz hayata inanmak.