Hava kirliliği çocuklarda solunum fonksiyonlarının gelişiminin gerilemesine ve çocuklardaki en önemli kronik hastalık olan astımın oluşmasına yol açar. Hava kirliliğinin (iç ortam ve dış ortam) yoğun olduğu yerlerde büyüyen çocukların akciğer fonksiyonlarında gerileme gösterilmiştir.
Kirli havanın içeriğinde parçacıklar, çeşitli gazlar bulunuyor ve bu tanıma kimyasal olarak sülfat, nitrat, amonyak, sodyumklorür ve mineral tozların su ile birleşip partikül haline gelmesi sonucu oluşan katı maddeler de dahildir. Akciğerlerin içindeki hava keseciklerine kadar girebildikleri için, küçük parçacıklar en tehlikeli grubu oluşturuyor. Solunan kirli havanın içinde bulunan çeşitli gazlar da insan sağlığına zarar veriyor. Bu maddelerden biri olan karbonmonoksit kanın oksijen taşıma kapasitesini azaltarak kan damarlarının çeperlerinde, beyin ve kalp gibi duyarlı dokularda işlev bozukluklarına yol açıyor.
En yaygın hava kirletici gazlardan kükürtdioksit (SO2) ise bronşit ve amfizem gibi akciğer hastalıklarının ortaya çıkmasını kolaylaştırıyor. Taşıtların egzozlarından ve sabit yakma tesislerinden çıkan gazların güneş ışığıyla birleşmesi sonucu ortaya çıkan nitrik asit (HNO3) solunum yolu enfeksiyonlarına yatkınlığı artırıyor, akciğerde kalıcı değişikliklere yol açabiliyor. Havada oluşan, özellikle sülfirik asit ve nitrik oksit gibi gazlar havada su, oksijen ve oksidanlarla birleşmesi halinde yağmura dönüşüyor. Aslında bir asit yağmuru olan bu yağış; yeşil alanları, toprakta yetişen besinleri, denizleri ve dolayısıyla tüm canlıları etkileyerek ekosistemi bozuyor.