Haşr suresi kaç ayettir, kaçıncı suredir, hangi cüzde ve nerede indirilmiştir
Cevap: Haşr suresi 28. Cüzde ve Haşr Suresi, Kuran`da 59. sıradadır. Medine şehrinde indirilmiştir. Haşr süresi 544. sayfada başlıyor ve 547. sayfada bitiyor.
Medine döneminde inmiştir. 24 âyettir. Sûre, adını ikinci ayette geçen “elHaşr” kelimesinden almıştır. Haşr, toplamak demektir. Sûrede başlıca,Medine’de yaşamakta olan ve Hz.Peygamberle yaptıkları antlaşmaya ihanet ederek İslâm toplumunu ortadan kaldırmak üzere Mekkeli müşriklerle ittifak yapan Nadîroğulları’nın Medine’den topluca sürülmesi hadisesi ile Yahudilerle antlaşma yapan münafıklar konu edilmektedir.
Mushaftaki sıralamada elli dokuzuncu, iniş sırasına göre yüz birinci sûredir. Beyyine sûresinden sonra, Nûr sûresinden önce Medine’de nâzil olmuştur. Derveze, sûrenin iniş sırası hakkında şöyle bir tesbit yapmaktadır: Tefsir ve siyer müelliflerinin bu sûrede sözü edilen yahudi kabilesinin Benî Nadîr olduğu ve bu topluluğun 1-4. âyetlerde değinilen Medine’den çıkarılması olayının Uhud Savaşı’ndan beş ay kadar sonra meydana geldiği hususunda görüş birliği içinde oldukları dikkate alınırsa, bunu Uhud Savaşı’ndan söz eden Âl-i İmrân sûresinden sonraki sıraya yerleştirmek uygun olur. Sûrelerin iniş sırasına dair rivayetlerde, Hudeybiye Antlaşması’yla ilgili bazı olaylara işaret eden Mümtehine sûresi ile bu sûrenin adının karıştırılmış olması muhtemeldir, dolayısıyla belirtilen sıralamada bu iki sûrenin yer değiştirmesi gerekir (VIII, 207-208).
Haşr suresinin konusu
Özellikle sûrenin ilk âyeti ile son üç âyetinde, bütün varlıkların Allah’ı eksikliklerden tenzih ettiği, O’nun birliği, yüceliği, ilminin sınırsızlığı, rahmet ve şefkatinin enginliği, irade ve gücünün mutlaklığı, eşsiz yaratıcı olduğu belirtilerek kalplere tevhid inancının, Allah sevgisi ve saygısının yerleştirilmesi hedeflenmektedir. 2-10. âyetlerde antlaşmalarını bozan bir yahudi kabilesinin başına gelen sürgün felâketi örnek gösterilip bundan ibret alınması istenmekte ve müslümanlara toplum olarak elde edilen imkânların paylaştırılması konusunda yol gösterilip ideal mümin tipiyle ilgili tasvirler yapılmaktadır. 11-17. âyetlerde müslüman göründükleri halde ahitlerini bozan Ehl-i kitap’la gizli ilişkiler kurarak türlü entrikalar çeviren münafıkların ve yandaşlarının bazı zaaflarına değinilerek müslümanlar hem bu tür davranışlardan sakındırılmakta hem de kendilerine moral verilmektedir. Müteakip âyetlerde her insanın yapması gereken nefis muhasebesinin ve ebedî hayat için hazırlıklı olunmasının önemine ve sonuçlarına dikkat çekilmekte; Kur’an’a muhatap olmanın ne büyük şeref olduğunu ama aynı zamanda ne büyük sorumluluk getirdiğini hatırlatan bir örnek verilmektedir (İngiliz şarkiyatçısı Richard Bell’in Haşr sûresiyle ilgili bir makalesinde sûredeki âyetlerin tertibiyle ilgili olarak ileri sürdüğü görüşün eleştirisi için bk. Emin Işık, “Haşr Sûresi”, DİA, XVI, 426).
Haşr Suresinin Son 3 Ayeti Huvallâhullezî – Faziletleri
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Haşr Suresinin son üç ayeti hakkında buyurmuşlardır ki:
Ebu Hüreyre (r.a.) rivayet edildiğine göre :
Diğer hadis-i şerifte şöyle buyuruluyor:
‘Eûzü billâhi’s-Semî’ıl-Alîmi mine’ş-Şeytânirracîm = Allah’ın rahmetinden kovulmuş olan şeytandan, işiten ve bilen Allah’a sığınırım’ der ve Haşir Sûresi’nin sonundan üç âyet okursa, Allah o kimseye akşama kadar duâ ve istiğfar etmek üzere yetmiş bin melek vazifelendirir. O günde ölürse şehid olarak ölür. Kim geceye girerken okursa o da aynı dereceye ulaşır.”
Haşr Suresinin Son 3 Ayeti – Huvallâhullezî – Anlamı
Haşr Suresi 22. Ayet
Haşr Suresi 23. Ayet
Haşr Suresi 24. Ayet