Gökkuşağının oluşması, günümüzde sır olmaktan çıkarak bilimsel bir açıklama ile tanımlanmıştır. Gökkuşağı; güneş ışınlarının kırılıp oluşturduğu, yedi ayrı renkli bir görünümdür. Gökyüzünde ortaya çıkan bu görünüm meteoroloji olayı şeklinde tanımlanmıştır.
Araştırmalardan da anlaşıldığı üzere gökkuşağının tanrılar ile bir alakasının olmadığını belirtmek doğru olacaktır. Bununla beraber altından geçen kişilerin cinsiyetlerinin değişeceği inancı normal olarak geçersiz sayılmıştır. Gökkuşağına ilişkin ilk gerçek bilgilere, milattan önce ulaşılmıştır.
Kısaca gökkuşağı oluşumu ve türleri
Yağmur yağdığı zaman meydana gelen damlalara güneş ışığı doğru açıyla geldiğinde, ışık kırılarak yansır. Bu yansımadan sonra ışık dağılır hale gelir. Dağıtılan ışık, gökkuşağı şeklinde gökyüzünde görünür. Damlalar büyük olduğu zaman oluşan gökkuşağı daha net görünür. Gökkuşağı oluşurken; Güneş ışınları ve yağmur damlaları olmazsa olmazlardandır. En önemli bir başka husus Güneşin gökyüzünde bulunduğu duruş açısıdır. Açı yanlış ise gökkuşağının görülmesi imkansızdır.
Gökkuşağı kimi küçük ayrıntılardan ötürü üçe ayrılmıştır. Birinci gökkuşağı; en çok rastlanan gökkuşağı türüdür. Bu türün merkez açısı 42 derecedir. Bir başka adı ilkel gökkuşağıdır. Renk diziliminde en içte yer alan renk mor olup en dışta kırmızı renk yer almaktadır. Renklerin dizilimi; dıştan içe doğru kırmızı rengiyle başlayarak turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert, mor şeklinde devam eder.
Bir başka gökkuşağı türü ikincil gökkuşağıdır. Gökkuşağının bu çeşidinde renk dizilişi diğerlerinden daha değişiktir. Bu sefer mor en dışta kırmızı ise en iç bölümde yer alır. Son olarak bir başka gökkuşağı türü ise ufak kuşaklardır. Bu kuşaklarda renk seçeneği daha sınırlıdır. Yalnızca dar kırmızı veya yeşil renk bantları mevcut bulunur. Bu ufak kuşaklar, birincil gökkuşağında iç bölümde, ikincil gökkuşağında dış bölümde yer alır.