Genç bir öğretmen Mus’ab b. Umeyr (r.a.)

Genç bir öğretmen Mus’ab b. Umeyr (r.a.) hakkında kısa bilgileri yazımızın devamından okuyabilirsiniz.

Hz. Peygamber (s.a.v.), İslam’ın ilk öğretmeni olma şerefini Mus’ab’a (r.a.) vermişti. Hz. Peygamber (s.a.v.), öğretmen olarak gönderilmişti. Bu gerçeği, bizzat kendisi defalarca ifade etmişti. Allah’ın Elçisi (s.a.v.), kıyamete dek tüm insanlığın muallimidir. Önceleri Daru’l-Erkâm’da, daha sonra Suffe’de öğretmenlik yapmış, sahabe neslini yetiştirmişti.

İnsanlığa örnek bir nesil olan sahabenin içinden de öğretmenler yetiştirmişti. Resûlüllah (s.a.v.) yetiştirdiği bu öğretmenleri farklı şehirlere ve ülkelere öğretmen olarak görevlendirmişti. Mus’ab b. Umeyr (r.a.), o öğretmenlerden biri, İslam’ın ilk öğretmeniydi.

Çok güzel bir gençti. Omuzlarına dökülen saçları vardı. Herkesin dikkatini çekecek kadar bakımlıydı. Ailesi, kendisini çok severdi. Özellikle annesi çok zengin bir kadındı. Şam’dan, Hind’den en güzel kumaşları getirtir ve oğluna hayranlık celbedecek elbiseler diktirirdi. Özel kokular sürer, Hadramut’tan getirilen özel terlikler giyerdi. Resûlüllah (s.a.v.) onun bu hâlini hatırlar ve “Mekke’de Mus’ab b. Umeyr’den daha güzel saçlı, daha güzel giyimli, daha çok nimetler içinde yaşayan birini görmemiştim.” buyururdu.

O, Allah Resûlü’nün (s.a.v.) davetini duymuştu. Bazı ayetler dillerde dolaşıyordu. Resûlüllah’ın (s.a.v) Daru’l-Erkâm’da olduğunu, davete buradan devam ettiğini öğrenmişti. Oraya gitti. Allah Resûlü’nün (s.a.v.) huzuruna girdi ve huzurundan Müslüman olarak ayrıldı. (Kalay, 2001: 105.)

Allah Resûlü (s.a.v.), Birinci Akabe Biatı’na katılan Medineli Müslümanların talebi üzerine, Mus’ab’ı (r.a.) öğretmen olarak Medine’ye gönderdi. “O hitabeti güçlü, güler yüzlü, samimi bir kimseydi. Ayrıca o güne kadar nazil olan (inen) ayetikerimeleri ezbere biliyordu. Allah’a çağıran, salih amel işleyen özü ve sözü güzel davetçi Medine’ye hareket etti.” (Binici, 2018: parag.17.) Medine’de pek çok kişinin gönlünde iman çiçeklerinin açmasına vesile oldu. O’nun gayretleriyle birbirleriyle devamlı olarak çatışma hâlinde olan Evs ve Hazrec kabileleri kardeş oldu.

Resûlüllah (s.a.v.), Bedir ve Uhud harplerinde, İslam sancağını Mus’ab’a (r.a.) vermişti. Uhud’da Allah Resûlü’nün (s.a.v.) çevresinden ayrılmayan bir avuç yiğidin arasında Mus’ab da vardı. Şehit düşene kadar İslam sancağı onun elindeydi. “Mus’ab radıyallahu anh şehid düşünce vücudunu saracak bir kefen bulunamadı. Hırkasıyla başını örttüklerinde ayakları, ayaklarını örttüklerinde ise başı açıkta kalıyordu. Efendimizin emriyle ayakları izhir otlarıyla örtüldü.” (Binici, 2018: parag. 44.)

Güzel ahlakıyla insanların gönüllerini kazanan genç öğretmen Mus’ab b. Umeyr (r.a.), İslam davası uğruna içinde yaşadığı zevküsefadan yüz çevirerek Müslümanların gönüllerinde apayrı bir heyecana vesile olmuş ve olmaya devam etmektedir.

👍 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.

SORU & CEVAP Haberleri