﴾162﴿ De ki: "Benim namazım, (her türlü) ibadetim, hayatım ve ölümüm, hepsi âlemlerin rabbi olan Allah içindir.
1- Lafzen: “salâtım”. Burada, salâtın “dua, istek, destek istemek – destek vermek” gibi kök anlamlarına bir atıf ( kz: 5:12 ve 87: 15, notlar 20 ve 15. Krş: Zâdu’l-Mesîr, 2:3’ün tefsiri).
2- Nusuk özelde “kurban” için kullanılsa da genelde tüm ibadetleri ifade eder ( kz: 2:200, not 336 ve 22:34, not 50). Bu âyet, Kur’an’ın mü’minlerine talim ettirdiği anddır.
İnsanı Allah en güzel kıvamda’ yaratmış, kıvamını bulması için üstün yetilerle donatarak yolun başına bırakmıştır. Böylece insanı kendi kendisine emanet etmiştir. Eğer insan emanete sadâkat göstermek istiyorsa, kendisini Allah’a adayacaktır. Zira insanın aldanmayacağı tek kapı Allah’ın kapısıdır. Allah dışındaki bir kapıya adanış bin aldanıştır. Zira insana değerini’ yalnızca Allah verir. Bu yüzden kendisini Allah’a adayana paha biçilemez. Paha biçilenin ise değeri olmaz. Bunu alan da çıkar, satan da. Bu âyet muhatabına bu hakikati tebliğ eder.