En sık yapılan tercih hataları

Tercih dönemleri, sınav stresini atmış öğrenciler için en kafa karıştırıcı dönemlerden biridir. Öğrencilerin sınav başarısı kadar tercih döneminde doğru adımlar atması da çok önemli.

Eğitim danışmanı Salim Ünsal, üniversite tercih döneminde “bu hataları yapmaktan kaçının” diyor.

Ölü tercih efsanesi hevesinizi kaçırmasın
Yıllardır bu efsane ile adaylar daha çok istedikleri bazı programların puanı daha az istediklerinden düşük olduğu için isteklerine değil matematiğin gereklerine göre liste oluşturuyorlar. Tercihin matematiği yaşam gerçekliğinize birebir denk gelmiyorsa boş verin 3-5 puanlık farkı ve isteğinize uygun bir sıra yapın.

Tek tercih risktir
Bazı adaylar ya özgüvenle ya da başka birtakım gerekçelerle tek tercih yapıp süreci noktalamak isteyebiliyor. Bu yöntem yerleşme şansını riske atan bir tercih tutumudur. Bu bölümden başkasını kazanmaya meylim yok deyip kesip atabilir ve seneye hazırlığı kafanıza koyabilirsiniz, buna saygılıyız ama kesin kazanırım beklentisi tercihte asla güvenemeyeceğiniz bir beklentidir. Çünkü tercih her zaman sürprize açıktır.

Ön yargıların esiri olmayın
Bu yıl tercih edebileceğiniz 700’e yakın farklı lisans ve önlisans programı bulunuyor. Bunlardan bazıları sınava giren tüm adayların ilgisini çekebilen programlar olduğu gibi bazıları da çok az adayın yönelmek istediği programlar. Akademik programların her birinin toplumsal yaşamda bir karşılığı var. Akran trendi ve başka bir takım sübjektif sebeplerle hiç ilginiz alakanız olmayan programların kapısında nöbet tutmak yerine daha çok ilgi duyabileceğiniz branşlara yönelmeniz hem şansınızı artırabilir hem de yaşamınıza bir kelebek etkisi sunabilir. Bu nedenle lütfen ön yargılardan arının.

Tercih yelpazesini geniş tutun
Kimi öğrenciler kendi puan ve sıralama bölgesinde gezinip dururlar ve tüm tercihlerini o bölgenin etrafındaki programlardan oluştururlar. En üstteki tercihleriniz ile en alttaki tercihleriniz arasındaki yelpaze ne kadar darsa şansınızı o kadar azaltır, yelpazeyi ne kadar genişletirseniz şansınızı o ölçüde artırırsınız.

Ağır bir bütçe altında ezilmemeye dikkat edin
Bazen kazanma mutluluğunu yaşamak için aday, ekonomik gerçekliğini göz ardı ederek vakıf üniversitelerinin yüksek ücretli programlarından gözünü alamaz ve o tercih duygusallığı içinde bu programları listesine alabilir. Aile de çocuğunun hevesi kursağında kalmasın diye bu yönelimin yanlışlığına mantıklı bir izah getiremediği gibi yaparız ederiz rahatlığında bütün bütçe girdilerini ve çıktılarını dikkate almadan öğrenciyi onaylar. Eğitim hayatınızın maddi gerekçelerle kesintiye uğramasını ve yok yere zaman kaybetmeyi istemiyorsanız bir vakıf üniversitesini seçerken her türlü ekonomik olumsuzluğu hesaba katarak bu onayı verin.

Hayalleriniz boğaz sırtları hayatlarınız kasaba yurtları olmasın
Ülkemizde üniversitelerin tamamı büyük metropollerde değil. Her ilimizde bir üniversite olduğu gibi hemen her ilçemizde veya kasabamızda da o üniversitelerin fakülte ya da yüksekokulları bulunur. En az 2 ya da 4 yıl boyunca yaşayacağınız yerin neresi olduğunu da dikkate almadan tercih yapmayın. Kentteki sosyal hayatın da kişisel gelişiminize katkısı olacağını asla göz ardı etmeyin.

Bütün iyi üniversiteler batıda değildir

Bu yanılgıyı yıllardır kıramadık. Sanki tüm nitelikli üniversiteler İstanbul, Ankara ve İzmir’e toplanmış gibi bir algı ile tercihler oluşturulur. Bu illerdeki üniversitelerin puan ve sıraları salt üniversitenin nitelikli oluşuyla alakalı değildir. Kent yaşamı aslında puanların yüksek olmasında önemli bir katkı sunar. Bu lokasyonlardaki öğrenci yoğunluğu da bunu besler. Oysa çok köklü Anadolu üniversitelerimiz var. Pek çoğunun da gerek akademik gerek lojistik gerekse sosyal pek çok olanağı olduğunu unutmayın. Seçeceğiniz programın ve elde edeceğiniz mesleğin hangi üniversitede okunduğu çalışma hayatında sık sorulan bir soru değil. Girişte soruluyor olsa bile iş devamlılığı bireysel performansınıza bağlı.

Puana nostalji olsun diye bakın, asıl sıralamayı kullanın

Tercih listelerinin oluşturulmasında puan asla güvenilir bir referans değildir. Çünkü her yıl kıldan tüyden, havadan, sudan o yılki sınavın zorluk kolaylığından adayların başarılı ya da başarısızlığından fazlasıyla etkilenir. Oysa sıralama asla yanıltmaz. Daha doğru bir referanstır. Puanın kaygan zemininden sizi kurtarır. Hem lisans hem de önlisans tercihlerinizi belirlerken mutlaka sıralamanın güvenli limanlarına sığının.

Tercih listesi sizin aynanızdır

Bazı adaylar çok kararlı bir tercih listesi oluştururken bazı adayların tercih listeleri de pazar tezgahı gibi olabiliyor. Bu tür listeler o tercihi yapan adayın aslında ne kadar da kararsız olduğunun ip ucunu verir bizlere. Aynı tercih listesinde birbiri ile taban tabana zıt programlar olmamalıdır. Bu nedenle her adayın önce ne yapmak istediğini karara bağlaması ve bu isteğine hangi programların cevap verebileceğini sorgulaması gerekir.

Başkalarının hayalleri için tercih yapmayın

Bu tercih sınava giren ve üniversite kazanma hayali içinde olan öğrencilerin kendi tercihidir. Ne ebeveynin, ne akrabanın, ne arkadaşın, ne öğretmenlerin… Yaptığınız her başvuru, seçtiğiniz her program sizin gerçekliğinizle ilişkili, sizi ifade eden programlar olmalı. Nispet için ya da başkalarını mutlu etmek için tercih yapılmayacağını bilmelisiniz.

Bu tercih hatalarını siz yapmayın

  • Puan ile tercih hatalarının en büyüğü bu oluyor. Çünkü puan değil, başarı sıranızı dikkate almanız gerekiyor.
  • Yerleştiği takdirde kayıt yaptırmayacağı programları listesine almak.
  • Okumayı düşünmedikleri bölümleri tercih listelerine almak
  • Sadece ‘puanım yazık olmasın' diyerek tercih yapmak
  • Sınav sonuç belgesini doğru yorumlamamak. Sonuç belgesinde yer alan puan türlerini, yerleştirme puanlarını ve başarı sıralarını birbirine karıştırmak.
  • ÖSYM'nin yayımladığı Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu'nu incelememek.
  • Programların istediği özel koşulları dikkate almadan tercih yapmak.
  • * Hangi durumlarda Ortaöğretim Başarı Puanı'nın (OBP) düşeceğini bilmemek.
  • Devlet ve vakıf üniversitelerini birbirine karıştırmak, vakıf üniversitelerinde öğrenim ücreti ödeyeceğini dikkate almamak.
  • Yerleştiği takdirde burs bulabileceği düşüncesi ile vakıf üniversitelerini tercih listelerine almak. Ancak kayıt için gittiğinde burs alamamak ve böylece bir yıl beklemek zorunda kalmak. Üstelik de gelecek yıl puanının düşmesine neden olmak.

👍 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.

ÖSYM Haberleri