Tercihlerinizi yaparken, ne olur, saatlerce süren servis eziyeti ve harcanan zamanı da göz önünde bulundurun! Bu durum üniversiteler için de farklı değil!
Güya, ilk ve ortaokullarda ikamete dayalı kayıt sistemi getirildi. Yani herkes evine en yakın okula gidecekti. Ama gidin bakın hemen her okulun önünde uzun uzun servis kuyrukları var.
İkamete göre kayıt yapılıyorsa, ta uzaklardan gelen bu servisler neyin nesi?..
Yine aynı şekilde, üniversite öğrencileri de, yanı başlarındaki üniversiteleri bırakıp en uzaktaki üniversitelere gidiyor.
Pek çoğu da özgürlük adına kent değiştiriyor.
Bu durumdan mutlu olanlar var ama çoğu zamanda maceraya dönüştüğü oluyor.
Eğitim kurumlarının iyisi olmaz mı?
Elbette olur.
Ama her şey öğrencide bitiyor.
O kurumları iyi yapan da öğrencilerin ta kendisi.
İşte bu yüzden, kendinize, kendinizi donatacağınız zaman yaratın.
Servislerde öldüreceğiniz zamanı, çok daha iyi değerlendirin.
Çünkü günümüzde, öğrenci eğer isterse okulda olduğundan çok daha fazlasına sanal ortamda ulaşıp kendisini geliştirebilir, kalan zamanını da spor ve sanat etkinlikleriyle zenginleştirebilir.
Onca yıllık sınav hazırlıklarından geriye hiçbir şey kalmıyor.
Oysa hayatınıza değer ve renk katan ayrıntılar, bir an için öğrenip unuttuğunuz bilgiler ve çözdüğümüz testler değil, yaparken keyif aldığımız, mutluğu olduğunuz ayrıntılardır.
Ve şunu sakın unutmayın, günümüzde en değerli iki şeyden biri zaman diğeri de yaratıcılık.
Gideceğiniz okul ya da seçeceğiniz fakültenin bunları elinizden almasına asla izin vermeyin!..
En İyi Okul, En Yakındaki Okul mu?
En iyi okulları nedense hep uzaklarda arıyoruz. Oysa en yakınımızda da, çok iyi okullar olabiliyor. Ama nedense bunun farkına varmamız çok zaman alıyor. Bu yıl için henüz vakit geçmiş değil.
İlk yorum yazan siz olun