Biz Türklerin en büyük şansı 20. yüzyılın en büyük dahilerinden birini içimizden çıkartmış olmamızdır. Evet tahmin edebileceğiniz gibi bu kişi ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ten başkası değildir.
Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları 19 Mayıs 1919 tarihinde başlamış oldukları Milli Mücadele hareketinde 23 Nisan 1920 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisini açmayı başararak Cumhuriyetin ve bağımsızlığın önünü ardına kadar açmışlardır. Ayrıca meclis kurulurken “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” sloganı, inancı ile hareket ettikleri için düşmandan temizlenmiş bir ülkede Atatürk ilke ve inkılapları bu cümledeki ruh göz önüne alınarak buna uygun bir şekilde yapılmıştır.
Tam bağımsızlığın karakterimiz olması gereken dönemlerden geçerken 1920 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün belşki de sonsuza kadar sürecek olan Türkiye Cumhuriyetini bu temel üzerine kurarak attığı adımların ne kadar sağlam olduğunu cumhuriyete yapılan büyük saldırılara rağmen cumhuriyetimizin nasıl ayakta kaldığını görüp gelecek için fazlası ile umutlanıyoruz.
Atatürk’ün gençliğe hitap etmesi ile Türkiye Cumhuriyetini Türk gençliğine emanet ettiğini biliyoruz. Türk Gençliği olarak bizlerde hem egemenliğin halka ait olduğunu bilecek hem de Yurtta Sulh Cihanda Sulh ilkesine bağlı kalarak yolumuza devam edeceğiz.
Ulusal Egemenliğin hür bağımsız ve insani bir yaşamın gerekliliği olduğunu asla unutmayacak ve cumhuriyetimizi kuranlara her zaman yüksek sadakat ve saygı duyacağız.