Soru : Siz de defterinize, Dede Korkut Hikâyeleri gibi gelenek ve göreneklerimizi anlatan, gelecek nesillere aktarılacak bir hikâye yazınız. Hikâyenizi bitirdikten sonra kendinizi aşağıdaki ölçütlere göre değerlendiriniz.
Ödev cevabı kısaca : Yıllar önce, Oğuzların topraklarında susuzluk baş gösterdi. Yürek Bey, bir rüyada atalarından aldığı mesajla kavmini bir araya getirip kuruyan nehirleri canlandırdı. O gün, sadece su değil, birlik ve beraberlik de çağladı. Yürek Bey'in cesareti, Oğuzların gelenek ve göreneklerinde efsaneleşti. Her yıl, kavim bir araya gelir, Yürek Bey'in hikayesini dinler, birbirine kenetlenir ve mirası yaşatır.
"Bir Yürekten Miras"
Yıllar önce, Oğuzların sert topraklarında, gökyüzü atların kuyrukları kadar özgürdü. Deli rüzgarlar, yiğit savaşçıların destanlarını taşıyarak tarihe yazıyordu. Bu destanların en kıymetlisi, Yürek Beydi.
Yürek Bey, kavimine adını yüreğinden aldığı için bilinirdi. Herkes onun cesaretini ve adanmışlığını konuşurdu. Bir gün, Oğuzların yurdunda bir sıkıntı belirdi. Topraklar kurudu, hayvanlar susuzluktan kıvranıyordu. Yürek Bey, kavmini daha büyük bir felaketi beklediği hissiyle sarstı.
Gözlerini yıldızlara dikti ve bir gece, ona eski bir rüya geldi. Rüyasında, atalarının sesleri tıpkı rüzgar gibi fısıldıyordu. “Yürek, suyu bulmalısın. O su, yüreğinden akacak.” Yürek Bey, kavmi için harekete geçti.
Yolda, kavmini bir araya getirdi ve onlara gördüğü rüyayı anlattı. Birlikte, bilgeliklerini ve dayanışmalarını kullanarak, yarı kurumuş nehirleri canlandırdılar. Yürek Bey, kavminin yüreğinden fışkıran sevgi ve birlik sayesinde mucizeyi gerçekleştirdi.
Yıllar geçtikçe, Yürek Bey efsane oldu. Ancak onun mirası, sadece suyun bereketi değil, aynı zamanda birlik ve beraberlikti. Yürek Bey'in yüreği, kavmi arasında bir simge haline geldi. Gelecek nesiller, onun cesaretini ve fedakarlığını hatırlamak için her yıl bir araya gelip hikayesini dinlediler.