Dağardı: Dağın sırt kısmı, arkası
Dağaşan: Dağları aşıp giden, engel tanımayan
Dağhan: Oğuz tanrılarından biri
Dağıstan: Türk kökenli Kafkasya ülkesi
Dağlı: Dağlık yerleşim yerlerinde yaşayan kimse
Dağtekin: Yalnız ıssız dağ
Dalan: Dal gibi olan, dal gibi ince yapılı
Dalay: Deniz, dal gibi ince, ay gibi güzel
Dalokay: Çokça beğenilen
Dalsar: Saldır ve sar, saldır ve kuşat
Damra: Peygamber efendimizin süt kardeşinin adı
Danış: Bilgi, bilme, danışma
Darcan: Sıkıntılı, sabırsız kimse, serçe büyüklüğünde boz renkli kuş
Dardoğan: Zamanını beklemeden doğan, sabırsız doğan
Dare: Yoldaş, arkadaş
Davran: Hamle yap, atak yap
Davut: Sevgili, bir Peygamber adı
Dayanç: Katlanma gücü, dayanma gücü, dayanış
Dayanç: Sabretme gücü
Değer: Bir şeyin önemi, ederi
Deha: Dahi
Delal: Sevgiden üstün tutulan, hoş, sevimli, naz, cilve
Delice: Deli gibi taşkın
Delikan: Coşkulu, yerinde duramayan, çocukluk çağından ergenliğe eren kimse
Demir: Çok sağlam bir metal
Demiralp: Demir gibi sağlam yiğit
Demiray: Demir gibi sağlam ve ay gibi güzel
Demirbilek: Sağlam bilekli, güçlü kimse
Demirbüken: Demiri bükebilecek denli yiğit kimse
Demircan: Çok canlı, sağlam
Demirdelen: Demiri delebilecek güçte olan
Demirel: Güçlü el
Demirer: Demir gibi sağlam kimse, güçlü kimse
Demirgüç: Sağlam ve güçlü kimse
Demirhan: Güçlü hükümdar
Demirkan: Sağlam ve güçlü kan
Demirkaya: Demir ve kaya gibi sağlam kimse
Demirkıran: Güçlü kimse, babayiğit
Demirok: Sağlam ok, demirden yapılmış ok
Demirol: Demir gibi güçlü ol
Demiröz: Özü demir gibi sağlam olan
Demirsu: Demir gibi sağlam ve su kadar berrak olan
Demirtaş: Demir ve taş gibi kimse, güçlü kimse, demir gülle
Demirtiken: Demir gibi sağlam biricik olan, demir şehzade
Demirtuğ: Demirden yapılmış sorguç
Demirtürk: Demir gibi Türk
Demiryürek: Yürekli, yiğit, korkusuz, güçlü kimse
Demren: Okun ucuna geçirilmiş demir parçası
Dengiz: Deniz
Dengizer: Denizci, deniz eri, deniz adamı
Denizalp: Denizler yiğidi
Denizer: Denizci, deniz eri, deniz adamı
Denizman: Denizci, deniz adamı
Denk: Uygunluk, eşitlik durumu
Denker: Uygun er
Denktaş: Yük yüklemeye yarayan, taş, denk taşı, aynı yaşta bulunan, yaşıt, akran, eşit özdeş
Deran: Güzellik
Derinöz : Özü derin olan kimse, derin özlü
Derlen: Başkaları seni toplasın, derleme işine konu ol, toparlasınlar, toplan
Derviş: Alçak gönüllü, hoşgörü sahibi
Devan: Koşmak, hızla gitmek
Devran: Çağ, zaman
Devrimer: Devrimci, devrim yapan kimse, devrimin yiğidi
Dijdar: Kale bekçisi
Dikalp: Dik başlı yiğit
Diker: Başı dik kimse, dik başlı yiğit
Dikran: Bir kral ismi
Diktaş: Eğik olmayan taş
Dilaver: Yiğit, yürekli
Dilercan: Dileyen can, dileyen kimse
Dilmaç: Dili çok iyi bilen, dil ustası
Dilsafa: Derdi olmayan, rahat
Dilşad: Gönlü hoş
Dincel: Dinç bir duruma gel, dinçleş, dinç el güçlü el
Dinç: Güçlü, kuvvetli, dayanıklı
Dinçalp: Güçlü yiğit, güçlü ve yiğit
Dinçay: Güçlü ve ay gibi
Dinçer: Güçlü yiğit kişi
Dinçerk: Güçlü kuvvetli kişi
Dinçkal: Hep dinç ol
Dinçkaya: Güçlü kaya, kaya gibi sağlam güçlü
Dinçmen: Sağlam, güçlü, kimse, güçlü erkek
Dinçok: Sağlam ok, güçlü ok
Dinçol: Gücü kuvveti yerinde biri ol, güçlü ol
Dinçöz: Dinç kimse, dinç özlü, güçlü kimse
Dinçsan : Dinç ve ünlü
Dinçsel: Güçlü sel
Dinçtaş: Güçlü taş
Dinçtürk: Sağlıklı, sağlam Türk, güçlü Türk
Direnç: Karşı koyma
Dirican: Sağlıklı güçlü kimse
Dirimtekin: Hayat dolu şehzade
Dirisoy: Güçlü soy, canlı soy
Dirlik: Düzen içinde mutlu yaşam, mutluluk, sevinç, iyi geçinme, erinç
Dizdar: Kale komutanı
Doğal: Olağan olarak ortaya çıkmış olan, doğaya uygun, yapay olmayan, yapmacıksız
Doğan: Yırtıcı bir kuş
Doğanalp: Şahin ve yiğit, yiğit kimse
Doğaner: Şahin gibi kimse, şahin gibi yiğit
Doğantan: Tan gibi doğmuş olan, yeni tan
Doğar: Doğmazlık etmez
Doğruer: Yalan söylemeyen, haksızlık yapmayan kimse, içi dışı bir kimse
Doğrul: Herhangi bir yöne doğru yönlen, toparlan, dik duruma gel doğru ol
Doğruol: Eğrilikten kaçın, haksızlık etme, içi dışı bir ol
Doğruöz: İçi dışı bir kimse, özü doğru
Doğuer: Doğu yiğidi
Doğuhan: Doğunun hükümdarı
Doğukan: Doğunun hakanı
Doğuş: Hayata geliş
Dolun: Dolgun, dolarak biçimi yuvarlaklaşmış, ayın ondördü
Dorukhan: Yüksekteki hükümdar
Doruktekin: Yüce ve biricik, yüce şehzade
Dost: Sevilen ve güvenilen yakın arkadaş, gönüldeş
Dönmez: İnandığından geri dönmeyen kişi
Dönmezer: İnandığını yapan kimse, inandığı yolda giden kimse, sözünde duran yiğit
Dönmezsoy: Sözünden dönmeyen soy
Duha: Kuşluk vakti, tan yeri
Duhan: Kıyamet gününde çıkacak duman
Dumrul: Dedem Korkut öykülerinde geçen bir ad
Duran: Yerinde kalan, bekleyen
Duraner: Duran yiğit
Durcan: Sen cansın, sevgilisin ve yaşamalısın anlamında
Durguner: Sakin kimse
Durhan: Turhan
Durkan: Soyu tükenmeyen
Durmuş/Dursun: Çocukların sık ölümleri karşısında konulan dilek ifadesi
Dursun: Kalsın, yaşasın
Durualp: Temiz ve yiğit kimse
Durukal : Temiz kal, berrak kal
Durukan: Soylu kan sahibi
Durul: Suyun durulması, aklanması
Duruöz: Temiz özlü kimse
Durusan: Adı sanı temiz kimse
Durusoy: Temiz soylu, saf kanlı
Durutekin: Temiz ve biricik, pırıl pırıl ve bir tane olan kimse, temiz şehzade
Duyal: Duygulu duyarlı çabuk duygulanan
Düzgün: Yamuk olmayan, doğru