Cumhuriyet Dönemi’nde halk şairleri usta-çırak ilişkisi içinde yetişmeye devam etmişlerdir. Genel olarak saz eşliğinde şiir söyleme geleneğinin takipçisi olmuşlardır. Saz çalma geleneğine uymayıp sadece şiir yazan şairler de vardır. Bu dönem halk şairleri, şiirlerinde geleneksel konuların yanında güncel konuları da işlemişlerdir. 19. yüzyıl halk şiirine göre Cumhuriyet Dönemi halk şiirleri daha sade bir dille söylenmiştir. Divan şiiri etkisi ve Arapça-Farsça sözcüklerin kullanımı bu dönemde oldukça azalmıştır. Bu dönem halk şairleri arasında Abdurrahim Karakoç, Mahzuni Şerif, Neşet Ertaş, Murat Çobanoğlu, Şeref Taşlıova gibi sanatçıları saymak mümkündür.
Âşık Veysel, âşık edebiyatı geleneği içinde yetişip bu geleneği başarıyla temsil eden bir halk şairimizdir. Köy ve şehir hayatı arasındaki geçiş çizgisinde “aşk, tabiat, vatan, din, ahlak, hasret ve gurbet” konularını ihtiva eden şiirler söylemiştir. Âşık Veysel, Cumhuriyet Dönemi’nde eski âşıklık geleneğini devam ettiren gerçek bir saz şairimizdir. Hece veznini şiirlerine ustalıkla uygulayan şair, yazıp söylediği şiirlerinde “Veysel” mahlasını kullanmıştır. Onun şiirlerinde “güzel”, insanın doğuştan getirdiği güzellik duygusunun kendiliğinden yöneldiği nesnelerdir. Güzellik onun içindedir. O kadar ki içindeki bu güzellik duygusu bütün bir varlık âlemiyle anlam kazanmıştır.
Cumhuriyet Döneminde Halk Şiiri Özellikleri, Temsilcileri
Halk şiiri alanında çeşitli halk şairleri tarafından Cumhuriyet Dönemi’nde de ürünler ortaya konmuştur. Bu ürünlerde geleneksel konuların yanında yeni ve güncel konulara da yer verilmiştir.
Yine bu dönemde bazı ozanlar şiirlerini saz eşliğinde kendileri söylerken, şiirleri başkaları tarafından bestelenen, saz çalmayan ozanlar da görülmektedir.
- Günümüz halk şairleri konu ve tema bakımından şiiri daha da genişletmişlerdir.
- Şekil bakımından halk şiirinde değişiklik görülmez.
- Toplumu ilgilendiren her türlü tema açık bir anlatımla dile getirilmiştir.
- Halk şairleri usta-çırak ilişkisi içinde yetişmeye devam etmişlerdir.
- Genel olarak saz eşliğinde şiir söyleme geleneğinin takipçisidirler.
- Saz çalma geleneğine uymayıp sadece şiir yazan şairler de vardır. (Abdurrahim Karakoç gibi)
- Bu dönem halk şairleri, şiirlerinde geleneksel konuların yanında güncel konuları da işlemişlerdir.
- 19. yüzyıl halk şiirine göre Cumhuriyet dönemi halk şiirleri daha sade bir dille söylenmiştir.
- Divan şiiri etkisi ve Arapça-Farsça sözcüklerin kullanımı bu dönemde oldukça azalmıştır.
Cumhuriyet sonrası halk şiirinin önemli temsilcileri şunlardır:
- Âşık Veysel Şatıroğlu
- Âşık Mahzuni Şerif
- Âşık Feymani
- Âşık Dâimi
- Şeref Taşlıova
- Murat Çobanoğlu
- Yaşar Reyhanî
- Neşet Ertaş
- Abdurrahim Karakoç
- Davut Sulari
Yirminci yüzyılda Halk şiirine değer verilmesinin temel sebepleri arasında şunlar sayılabilir:
- Halk şirinin yaşayan bir gelenek olarak yeni ve güçlü temsilciler çıkarması
- Halk kültürüyle ilgili araştırmalara önem verilmesi, bu alanda kurumsal çalışmaların yapılması
- Ulus-devlet anlayışında halk kültürünün önemli hale gelmesi
- Halk şairlerinin toplumsal sorunlar karşısında halk bilincini ve halkın bakış açısını yansıtmaları