Bir toplulukta fazla kişi bulunduğundan dolayı bu kişilerin aynı zamanda çok fazla fikri de bulunur. Fakat karar verme yetkisi her daim o toplumunun yöneticisine aittir ve kendi bildiklerini uygularlar. Aynı şekilde bir kişi bir şey yapmadan önce her ne kadar çevresinden fikir alırsa alsın sonuç olarak her zaman kendisinin istediği şeyi uygular.
Bir toplulukta çok kişi ve fikir olsa da karar verme yetkisine sahip kimseler, kendi bildiklerini uygularlar. Aynı şekilde çevrenin önerileri ne olursa olsun, insan genelde istediğini ve bildiğini yapar.
Cami ne kadar büyük olursa olsun imam bildiğini okur atasözünün hikayesi
Güzel sesli bir müezzin küçük bir mescidin hocalığına atanır.
Okuduğu ezanlar, verdiği vaazlar herkesin öyle hoşuna gider ki bir süre sonra mescit dolup taşmaya başlar. Başka mahallelerden de onu dinlemeye gelenler olunca dolar taşar mescit. Çoğu insan dışarıda ve ayakta kalır.
Bu durum karşısında, güzel sesli imam daha büyük bir camiye atanır.
Herkes bu kez imamın atandığı yeni camiye koşar. Onu ilk kez dinleyenler memnundur ama ilk baştan beri onu dinleyenler biraz hayal kırıklığına uğrar. Bunlardan biri bir gün yanındakine:
“Cami büyüdü, cemaat büyüdü; bizim hoca hâlâ aynı şeyleri konuşuyor,” diye hoşnutsuzluğunu belirtince onlara kulak veren ihtiyarlardan biri adama dönüp şu karşılığı verir:
“Cami ne kadar büyürse büyüsün imam bildiğini okur!”