Sevginin, hoşgörünün ve diğer güzel hasletlerin - maalesef - egemen olmadığı bir dünyada yaşıyoruz. İnsanoğlu, bunca deneyimine rağmen gücün belirleyici özelliğini ve onun çalıştırdığı çarkın dişlerini kıramamıştır. Biz istemesekde, hoşuma gitmese de bu dünyada güçlüler, güçsüzleri ezer, ortadan kaldırır; yada kendilerine bağlarlar.
Güçlü olan kendinden güçsüzü ya ezer, ya yok eder, ya da kendisine bağlı kılar. Bu durum insan için olduğu kadar, ticarî işletmeler ve devletler arasında da çoklukla söz konusudur. Kişiye düşen, yok olmamak için var gücüyle mücadele etmektir.