Canlı organizmaların her daim olmazsa olmaz süreçleri bulunur. Bu süreçlerin yerli yerinde devam etmesi durumunda sağlıklı insanlar sağlıklı sistemler ortaya çıkar. Besinler, insanların ya da diğer canlıların karnını doyurmak, enerji elde etmek, yaşamın bir zorunluluğu olmaktadır. Bu zorunlu süreçte beslenmeye dikkat edilmesi gerekmektedir. Sağlıklı bir canlı karnı acıktığında sürekli olarak beslenir. İnsanlar bu şekildedir ancak hayvanlar besinlerini genel olarak bir diğer canlıyı avlayarak elde etmektedir. Sadece et ile değil ot ile beslenen canlılarda bulunur. Bunlarda durum ise bitkilerden beslenme şeklinde gerçekleşir. Bitkiler bu sürecin başlangıcıdır. Bitkiler hareket edemezler yani aktif bir şekilde bir yerden başka yere geçemezler. Bu yüzden besinlerini enerjinin çevrimi ile elde ederler. Enerji sürekli olarak dönüşüm halindedir. Bitkilerdeki en bariz örneklerini görmekteyiz.
Su ise yaşamın olmazsa olmazıdır. Tüm sistemler bu durumun farkındadır. Sistemlere bakıldığında canlılığın % 70 i sudan oluşmaktadır. Bu süreçte canlıların en bilinen yönleri de ortaya konulmaktadır. Su olmadan bir yaşamın olması mümkün değildir. Suya olan ihtiyaç canlılık arttıkça devam ederek artış gösterir. Canlıların bu sistemde suyu gereksiz yere kullanmaması da önemlidir. Nüfusun artması daha fazla canlının su kullanmasına neden olacaktır. Bu durumdan dolayı bize verilen bu kaynaklar düzenli ve dengeli bir şekilde kullanılmalıdır. Dengenin değişmesi durumunda dünya üzerinde suyun eksilmesi ya da besin kaynaklarına ulaşamama gibi durumlar gözlenir. Sağlıklı bir evrenin gereği, sağlıklı bir çevreden geçmektedir.
Bu yazımızı okuyanlar aşağıdaki yazımızıda okudular
Dünya üzerinde insan nüfusunun hızla artışının ekosisteme etkisini araştırınız yazımızı okumak için tıklayınız