1.BAYRAM SABAHI KAHVALTIYI ASLA ATLAMAYIN
Kahvaltı her zaman öğünlerin kralı. Vücuda sağladığı fayda açısından yerini başka hiçbir öğün tutmuyor. Hele ki Ramazan'da bir ay boyunca tutulan orucun ardından uzmanlar "güne mutlaka kahvaltı ile başlayın" uyarısı yapıyor. Kahvaltı, gün içerisinde sürekli bir şeyler yeme ve tatlı tüketme ihtiyacının da önüne geçmeyi sağlıyor. Günün proteinden en yüksek öğünü olan kahvaltı içeriğindeki yoğun aminoasit birleşimiyle birlikte gün boyunca yüksek enerjiyi ve tok kalmayı destekliyor. Bayram sabahı çeşitli peynirler, yağsız bir yumurta ve bol yeşillikler eşliğinde yapılacak bir kahvaltı hem enerji seviyenizin yükselmesine yardımcı olacak hem de ikramlarda hayır diyemeyeceğiniz birçok tatlıya "dur" diyebilmenize
2.AKŞAM MUTLAKA PROBİYOTİK YOĞURT VEYA KEFİR TÜKETİN
Bayram sabahından önceki akşam, yatmadan iki saat önce 1 kutu probiyotik yoğurt veya bir bardak kefir tüketmek faydalı. Probiyotik yoğurt ve kefir, Ramazan dönemiyle birlikte yavaşlamaya geçen sindirim sistemini hareketlendiriyor, mide ve bağırsakları yavaş yavaş günlük tempoya alıştırıyor ve içeriğindeki proteinlerle birlikte tok tutarak tatlılara karşı daha rahat karşı koymanızı sağlıyor. Bayramda ve sonrasındaki birkaç hafta uygulayacağınız bu yöntem, daha rahat hissetmenize yardımcı olacak
3.TATLIYI ARA ÖĞÜNLERE KAYDIRIN
Bayramda tatlı, şekerleme eksik olmaz şüphesiz hatta bayram deyince ilk akla onlar gelir. Ama önce sağlığınızı düşünerek hareket etmelisiniz. Özellikle de kilolu ve şeker hastalığına yatkın kişilerde kan şekeri seviyesinde belirgin artışa neden olabildiğini aklınıza getirerek çoğu ikramı hiç tereddütsüz kibarca geri çevirebilirsiniz. Örneğin bayram sofrasında öğle ve akşam yemeğinin hemen ardından tatlı tüketmeyip bu hakkınızı ara öğünlere bırakabilirsiniz. Şerbetli ve unlu tatlılar yerine ikram seçenekleri arasında varsa tercihinizi sütlü tatlıdan yana kullanabilir ve sonraki ziyaretleri de düşünerek ikram edilen miktarın ölçüsünü yarıya indirerek tüketebilirsiniz
4.MATE ÇAYI İLE KAN ŞEKERİNİZİ DENGELEYİN
Vücutta kan şekeri seviyelerini dengelemesi ve vücuttan su atılımını kolaylaştırması ile öne çıkan mate çayı, aynı zamanda tok tutucu özelliğe sahip. Tatlıların çekiciliğine dur demeye de fayda sağlıyor. Zencefil, kekik ve tarçın ilavesi ile günde 2 fincan tüketeceğiniz mate çayı, hem kan şekerinizin dengelenmesine hem de tatlılara rahatça karşı koymanıza fayda sağlayabilir
5. ZİYARETE BOŞ MİDEYLE GİTMEYİN
Uzun saatler aç kalan metabolizmada kan şekeri düşüyor ve iştahınızın daha da açılmasına neden oluyor. Hal böyle olunca ikramlarda seçimlerinizi kontrol etmeniz de güçleşiyor. Bu nedenle enerji değeri düşük fakat sizi tok tutabilecek gıdalara yönelmeniz fayda sağlayacak. 10 adet badem-fındık ya da 4 yarım cevizi 1 bardak ayran veya 1 kase kaymaksız yoğurt ile tüketebilirsiniz. Yine yazın su oranı yüksek meyveleri tercih edin, tabii ölçüyü kaçırmamak koşulu ile… Veya arada yenilen yeşilliklerle dolu salatalar bu seçimlere örnek oluşturabiliyor
6. AKILLI SEÇİMLER YAPIN
Ziyaretlerin art arda sıralandığı bayram günlerinde seçiminizi doğru yönlendirmeniz gerekiyor. Ziyaretlerden birkaçında tercihinizi yalnızca şekersiz kahve veya çay eşliğinde değerlendirmeniz faydalı. İkram seçenekleri arasında yeşil çay ve ayran geçiyorsa mutlaka yer verin. Gün içinde aşırıya kaçmamak şartıyla tüketeceğiniz sıvı besinler, hem tatlı ikramını geri çevirmeye hem de fazla enerji alımına dur demenize katkı sağlayacak
7.TEMPOLU YÜRÜYÜŞ TATLI İSTEĞİNİ AZALTIYOR
Yapılan çalışmalar gösteriyor ki; hareketlilik ve yürüyüş insülin denilen şeker metabolizmasından sorumlu hormonun duyarlılığını artırıyor. Gün içerisinde yapılan en az yarım saatlik bir yürüyüş, vücudumuzda mutluluk hormonu olan endorfin hormonu salgısını da artırıyor ve tatlı isteğini azaltıyor. 45-50 dakikalık tempolu yürüyüş vücudumuzdaki şeker metabolizması adına da oldukça önemli bir süreç oluşturuyor