Millî Mücadele Dönemi’nde hem cephelerde savaşan askerlere moral vermek hem de halkın ve askerlerin maneviyatını güçlendirmek için bir millî marşın yazılmasına karar verilir. Millî marş için düzenlenen yarışmada ödül olmasından hoşlanmayan Mehmet Âkif Ersoy (Görsel 6.21), yarışmaya katılmak istemez. Yarışmaya 500’den fazla şiir gelir ama hiçbiri beğenilmez. Bunun üzerine dönemin Eğitim Bakanı, Mehmet Âkif’e mektup göndererek yarışmaya katılmasını ister. İkramiyeyi bir hayır kurumuna verebileceklerini söyleyince Mehmet Âkif, İstiklâl Marşı’nı yazar. 12 Mart 1921’de Büyük Millet Meclisinde okunan şiir büyük bir coşkuyla kabul edilmiştir. Mehmet Âkif, kazandığı beş yüz liralık ödülü yoksul kadın ve çocuklara iş öğreten bir vakıfa bağışlamıştır.
Bayrağımız ya da İstiklâl Marşı’mızın sizde uyandırdığı duyguları aşağıdaki alana şiir ya da düzyazı şeklinde ifade ediniz.
Bayrağımızı göklerde salınırken gördüğümde önce saygı ile şehitlerimiz gelir aklıma. Ardında bu bayrağım sembol ettiği bağımsızlığı, ülkemin özgürlüğünü düşünürüm. Ve ben derim ki kendi kendime bir gün bu bayrağa yan bakacak biri olursa onu ilk ben engellemeliyim. Çünkü bayrak benim için kutsaldır.