Felaket kimlerin başına gelirse asıl onlar etkilenir. Musibet kimin başına gelmiş ise sadece onu sürekli acı içinde bırakır. Başkalarının acıması, üzülmesi, gelir geçer.
Bir felâket ya da üzücü olay gerçek anlamda ona uğrayana, yalnızca ilgili kimselere acı verir; onların yüreklerini yakar. Başkalarının, uzak kimselerin duydukları acı, gösterdikleri üzüntü ise yüzeyseldir; kalıcı değil, gelip geçicidir.
Ateş düştüğü yeri yakar atasözünün anlamı nedir sorusunun cevabı Türk Dil Kurumu sözlüklerinde "Bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez." şeklinde cevabı bulunur.
Ateş düştüğü yeri yakar atasözünün cümle içinde kullanımı nasıl olur
Ateş düştüğü yeri yakar günlük hayatta en çok kullandığımız atasözü arasında yer alıyor. Acıyı çeken anlar ifadesi için sıklıkla kullanırız. Bu atasözüne örnek verecek olursak şunu örnek verebiliriz;
- Komşunun oğlu şehit oldu ateş düştüğü yeri yakar.
- Gibi ifadeler ile cevap veririz. Çünkü acıyı çeken bilir gerisi geçici bilir.