Atatürk 1930 yılında Alman bir gazeteci olan Emil Ludwig'e, Montesquieu'nun bir sözünü çok doğru bulduğunu söylemiştir. Bu söz şu şekildedir:
"Bir milletin musıkicilikteki meyline ehemmiyet verilmezse o milleti ilerletmek mümkün değildir."
Atatürk'ün müziğe bakışı eleştirel ve yenilikçi bir tarzdadır. Bir milleti uygarlıklar seviyesine çıkarmak için müziğin önemli bir miras olduğunu düşünüyordu. Bu yüzden müzikle ilgili olan tüm sözlerinde temel amacın uygarlıklar seviyesini yakalamak olduğu düşüncesini vurgulamıştır.
Atatürk kendisi müzik eğitimi almamıştır ama Klasik Türk müziğinin makamlarını, alaturka şarkıları ve türküleri çok güzel bir şekilde seslendirmekte idi. Atatürk'ün sevdiği türküler ise;
- Atabarı
- Atladım bahçene girdim
- Alişimin kaşları kare
- Ayağına giymiş sedef nalini
- Bülbülüm altın kafeste
- Dalar dağlar
- Gide gide yarenlerim darıldı
- Köşküm var deryaya karşı
- Maya dağdan kalkan kazlar