Bazı sorularda parçanın anlatımında hangi duyulardan yararlanıldığı sorulmaktadır. Biliyoruz ki insanların beş duyusu vardır: görme, koklama, tatma, işitme ve dokunma. Duyularla ilgili soruların çözümü oldukça basittir. Duyularla ilgili sorularda parçayı oluşturan cümlelerin içindeki kelimelerin anlamlarını hangi duyumuzla algılayabildiğimize dikkat etmemiz gerekir.
Kalp şeklinde eflatun, metal bir kutuydu. Üzeri buruşturulunca çıtırdayan bir jelatinle kaplıydı. Kutu sı- 2 çaktı ve çok güzel kokuyordu. Kutunun içinde çok 2 lezzetli yiyecekler olduğundan emindim.
Bu parçada birinci cümlede görme duyusundan, ikinci cümlede işitme duyusundan, üçüncü cümlede dokunma ve koklama duyularından dördüncü cümlede ise tatma duyusundan yararlanılmıştır.
Örnek soru: Çobanlar, kırmızı kayalıkların dibine yumuşak bakır toprağın ve bin yıllık baharın üstüne kepeneklerini atıp gölün kıyısına fırdolayı otururlar: Daha gün doğmadan Ağrı Dağı’nın harman olmuş yalap yalap yanan yıldızlarının altında kavallarını bellerinden çıkarıp Ağrı Dağı’nın öfkesini çalmaya başlarlar. Paragrafta hangi duyumuzla ilgili bir ayrıntı yoktur?
A ) Dokunma B ) işitme C) Koklama D) Görme
Çözüm : “Kırmızı kayalıklar” sözünden görme, “yumuşak bakır toprağın” sözünden dokunma, “kavallarını çalmaya başlarlar” sözünden işitme duyusuyla ilgili ayrıntının olduğunu söyleyebiliriz. Ancak koklama duyusuyla ilgili bir ayrıntı verilmemiştir.
Cevap C
Parçanın anlatımıyla ilgili kavramlar
Doğallık: Yapmacıksız, günlük yaşantıda olduğu gibi, süs ve özentiden uzak olma demektir.
Duruluk: Anlatımın gereksiz sözlerden, ayrıntılardan, uzatmalardan arındırılmış olmasıdır. Eğer bir cümleden bir sözcük ve sözcük grubu çıkarıldığında cümlenin anlamı bozulmuyorsa o cümle duru değildir.
Akıcılık: Bir yazının kolay okunabilir, sürükleyici olma niteliğidir. İyi düzenlenmiş, çeşitlilik özelliği taşıyan, okuyucuyu saran yazılarda akıcılık niteliği vardır.
Özlülük: Duygu ve düşüncelerin en az sözcükle en kestirme yoldan anlatılmasıdır. Atasözleri, özdeyişler özlü anlatımın en tipik örnekleridir.
Özgünlük: Anlatımı ile başkalarından ayrılan, başkalarına benzemeyen, yeni ve değişik olan yazıların özelliğidir. Özgünlük niteliğine ulaşmış yazılar, yazarın kişisel anlatım özelliklerini taşır, taklitten uzaktır.
Tutarlılık: Birbiriyle çelişen düşünceler ileri sürmeme, sık sık düşünce değiştirmeme demektir.