Dilimizde, hak etmediği halde bir makamın yetkilerini kullanarak üst perdeden konuşan,yahut önemsiz bir başarısı üzerine “bir yumurta bin bir gıdgıdak” ortalığı velveleye verenler hakkında söylenen bir deyim vardır: Anır eşeğim anır, adın deftere geçti. Deyimin ilginç bir hikâyesi var.
Adın Deftere Geçti Deyiminin Hikayesi
Hak etmediği bir makama gelip, yetkilerini kullanarak olur olmaz ahkam kesen veya küçük bir başarı sonucunda ortalığı velveleye veren kişiler için kullanılan bir deyimdir. “Anır eşeğim anır, adın deftere geçti.” anlamında kullanılır.
Bizim tarihimizde ilk kapsamlı istatistik Tanzimat Dönemi’nde yapılmıştır. Ancak bu istatistik fikri ortaya atılınca, ilk denemenin hayvan sayımıyla yapılması fikri benimsendi ve işe eşeklerin sayılmasıyla başlandı. Sayım memurları yerleşim yerlerini gezmeye başlayınca öncelikle bu sayımın sebep ve önemini anlatıyorlardı. Halk, bu yeni uygulamaya yabancı olduğu için pek ilgi göstermiyor hatta kimi zamanda da alay konusu yapıyordu. Bir köyde, sayım memuru, vatandaşın birine eşek sayımıyla ilgili sorular sorarken, bir taraftan da eşek sürekli anırıyormuş. Memur işini bitirip de köyden ayrıldıktan sonra adam, eşeğin yanına varır ve “Anır eşeğim anır, adın deftere geçti.” der. Bu ifade böylece deyim olarak günümüze kadar gelmiştir.