Öğrendiklerimizi Uygulayalım
1- Thomson Atom Modeli’nin Bohr Atom Modeli’ne uyan ve uymayan yönlerini belirtiniz.
Thomson atom modelinde nötronlardan söz edilmemiştir. Yalnızca elektron ve protonlardan bahsedilerek hesaplamalar yapılmıştır. Bu sebeple nötronlar Thomson atom modelinde eksik kalmıştır. Atomda bulunan pozitif ve negatif yükler Thomson’ın söylediği gibi rastgele dağılmamıştır. Atom, kendi içinde bir düzene sahiptir. Proton ve nötronlar çekirdekte yer alırken, elektronlar çekirdeğin etrafında belli yörüngelerde dolaşır. Artı yükler atomda yalnızca çekirdekte bulunduğu için hacimsel olarak küçük bir yer kaplamaktadır. Thomson ise atomun genelinin pozitif yüklerden oluştuğunu söylemiştir. Sonraki çalışmalarda Thomson’ın modelindeki yanlışlık giderilmiştir.
Elektronlar atomda çekirdeğin dışında yer alır ve sürekli hareket halindedir. Artı yüklerin içinde gömülü halde değildir. Ayrıca atom hacminin büyük çoğunluğu çekirdek etrafında yörüngesel halde bulunan elektronlar kaplar. Thomson atom modelinde olduğu gibi eksi yükler küçük bir hacimde değildir. Thomson, kendisinden sonra çalışmalar yapan Rutherford ve Bohr atom modellerinin temelinin atılmasını sağlamıştır.
2- Thomson Atom Modeli’ni karpuza benzettiğimizi düşünelim. Bu durumda karpuzun hangi kısımları atomun (+) ve (-) yüklü bölümünü temsil eder?
Cevap: Karpuzun içindeki kırmızı olan kısım protonları yani (+)’ları, kırmızı kısmın içindeki siyah çekirdekleri ise elektron yani (-)’leri ifade eder.
3- Rutherford, a Parçacığı Saçılma Deneyi’nden çıkardığı sonuçları Thomson Modeli’ne karşı nasıl kullanmıştır? Rutherford’un önerdiği modelin Thomson’unkinden farklılığı nedir?
Cevap: Rutherford, α-Parçacıkları Saçılma Deneyi’nin sonuçlarını açıklayabilmek için yeni bir atom modeli önerdi. Buna göre;
- Atomdaki (+) yüklerin tümü, atomun içinde yoğun olarak ve merkezî bir bölgede toplanmıştır.
- Çekirdeğin kütlesi atomun kütlesinin çoğunu (%99,9 dan fazla) oluşturur. Ancak çekirdeğin kapladığı hacim, atomun hacminin çok küçük (1/1013 ü) bir kısmıdır. Yani atomun çapı 10-10 m, çekirdeğin çapı ise 10-15 m’dir. Bu nedenle, atomun büyük bölümü boşluktur.
- Atomda elektronlar, çekirdekten belli bir uzaklıktadır ve çekirdeğin etrafına yayılmıştır.
- Atom, nötrlüğünü sağlamak üzere proton sayısına eşit elektron bulundurmaktadır.
- Çekirdekteki proton sayısı; bir elementin tüm atomlarında aynı, farklı elementin atomlarında ise farklıdır.
- Protonların toplam kütlesi, yaklaşık atom kütlesinin yarısı kadardır. Öyleyse atomda yüksüz tanecikler de bulunmalıdır.
4- Rutherford Atom Modeli’ni kısaca açıklayınız. Bu modelin Bohr Atom Modeli’ne uyan ve uymayan yönlerini belirtiniz.
Arkasına film yerleştirilmiş bir altın tabakaya +2 yüklü alfa tanecikleri göndererek ışınların levhaya çarptıktan sonra izledikleri yolları çizilmiştir.
Rutherford yapmış olduğu deneyle atomun çapını çok küçük bir sapmayla hesaplamıştır.(22 bin alfa taneciğinden bir tanesi sapmıştır.) Sapmanın nedeni büyük bir olasılıkla o zamanlarda daha hassas bir ölçme yönteminin bulunmamış olmasıdır.
Rutherford atom modeli Güneş Sistemi’ne benzetilmektedir. Güneş, içi gönderilen ışınların büyük bir bölümü levhadan doğrudan geçmiştir. Proton dolu bir çekirdeğe ve etrafında dönen elektronlarlar da gezegenlere benzetilmiştir.
Rutherford Atom Modelinin Eksiklik ve Hataları
- Nötronu bulamamıştır.
- Elektronların yerlerini ve hareketlerini tam olarak açıklayamamıştır.
- Rutherford atom modeli ile Modern Atom Teorisi ve Bohr atom modelinin temelleri atılmıştır.
5- Bohr’a göre bir atom ne zaman ışık yayar?
Cevap: Çekirdeğe en yakın enerji seviyesine dairesel hareket yapan elektron kararlıdır, ışık yaymaz. Elektrona yeterli enerji verilirse elektron bulunduğu enerji seviyesinden daha yüksek enerji seviyesine sıçrar. Atom bu durumda kararsızdır. Atom bu şekilde ışıma yapar. Kararlı hale gelmek için elektron tekrar eski enerji seviyesine dönerken almış olduğu enerji seviyesine eşit enerjide bir Foton (ışın taneciği/dalgası) fırlatır. Atom bu şekilde ışıma yapar.