1. Örnek
Bazı günler vardır ki bir ulusun kaderi değişir. kelebek etkisi yaratacak bir olaylar zinciri başlar ve bu olayların karşısında dünya üzerinde yer alan hiçbir insani güç dayanamaz. İşte 19 Mayıs 1919 günü olanlar da böyle bir şeydi.
Vatan toprakları bilfiil işgal edilmiş ve bu işgale karşı durması gereken İstanbul hükümeti de bu işgal karşısında aciz kalmıştı. memleket büyük bir buhran ve maalesef ki umutsuzluk içerisindeydi. Belki de Türklerin tarihinde ilk defa bu kadar umutsuz ve kötü durumu kabul etmiş şekilde idi insanlar. Ancak bir kişi vardı ki bu durumu ölse bile kabullenmeyecek kadar yürekli ve bu duruma karşı nasıl karşı çıkıp bir ulusu düze çıkarabileceğini bilecek kadar da zeki idi. Evet bu kişi tahmin ettiğiniz gibi Mustafa Kemal Atatürk idi. Allah’ın bir lütfu olduğunu düşündüğüm Atatürk öyle bir Milli Mücadele ateşi yaktı ki bu ateş hala yanıp durmakta ve Türkiye Cumhuriyetini yaşatmaktadır.
19 Mayıs 1919 günü başlayan olaylar zincirinde bir Milli Şahlanış hareketi yaşanmış Kurtuluş Savaşına girilmiş ve kazanılmıştır. Meclis kurularak cumhuriyet ilan edilmiş ardından da hem saltanat hem de halifelik yürürlükten kaldırılarak ülke insanının önünü tıkayan ve zamanımızda geçerliliği kalmamış iki kurumdan ülkemiz kurtulmuştur.
Modern, insani değerler içerisinde ve bilimin ışığında yaşadığımız bu toprakların bugünkü durumunu hep işte 19 Mayıs 1919 günü yakılan o ateş o başlayan mücadele ile kazandık. Bu sebeple bugün bizler için oldukça önemli bir gündür.
2. Örnek
Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak her sene ülkemizde kutlanan 19 Mayıs günü Atatürk tarafından gençlerimize hediye edilmiş bir gündür. Bir milletin geleceği, sağlıklı ve dinamik beyinleri gençleridir. İşte Atatürk gençlere olan bu inancından dolayı ülkeyi onlara emanet etmiştir. Bu her açıdan çağdaş ve aydınlıkçı bir düşüncedir. Bizi diğer devletler arasında üst sıralara çıkaracak olanlar gençlerimizdir.
Gençliğe her zaman çok büyük önem vermiş olan Atatürk onların büyük ideallere rsahip olmalarını istemiş ve içlerindeki enerjiye güvenmiştir. Gençliğe Hitabesinde ulu önder Atatürk bugünleri görmüş ve ona göre konuşmuştur. Kendisi ileri görüşlülüğü sayesinde gençlerimizin ne kadar büyük rol oynayacağını o günlerden görmüştür.
Gençler, ne zaman olursa olsun ülkenin içinde bulunduğu kötü durumdan kurtulması için tek çaredir. Onlara büyük görevler düşmektedir. Gençler bu sebeple Atasının onlara mirasını yerine getirmeli, çok çalışmalı ve ülkesi için faydalı birer birey olmalıdır ki aydınlık yarınlara ulaşabilelim.