1) İslam ansiklopedisinin ilim maddesini inceleyiniz.
Allah’a nisbet edilen sübûtî sıfatlardan biri. Sözlükte ilim, “bir şeyin hakikat ve mahiyetini kavrayıp idrak etmek” demektir. İlâhî bir sıfat olarak “Allah’ın gerek duyular âlemine gerekse duyu ötesine ait bütün nesne ve olayları bilmesi” diye tanımlanabilir. Kur’an’da Allah’ın en yetkin şekliyle bilen bir varlık olduğu alîm, habîr, şehîd, hâfız, muhsî, vâsi‘ gibi isimlerle ifade edilmiştir.
2) İslam ansiklopedisinin Darü'l-hikme maddesini inceleyiniz.
Fâtımîler’in propaganda amacıyla Kahire’de kurduğu kütüphane ve kültür merkezi. Şiî-İsmâilî mezhebinden olan Fâtımîler, Sünnî Abbâsîler’e karşı hilâfeti temsil hak ve yetkisinin kendilerine ait olduğu fikrini yaymak ve kurdukları devleti her bakımdan güçlendirmek için çeşitli yöntemlere baş vurmuşlardır. Bu arada Halife Hâkim-Biemrillâh İsmâilîliği yayacak dâî yetiştirmek, bu mezhebi akîde ve hukuk açısından temellendirmek, Abbâsîler’in Bağdat’ta kurduğu Beytülhikme ile rekabet edebilmek amacıyla 1004 yılında Kahire’de Dârülhikme adını verdiği bir ilim ve kültür merkezi kurdu. Kaynaklarda buranın adı Dârülilim olarak da geçmektedir.
3) Günümüzdeki bilimsel kurumların İslam tarihindeki benzerlerini bulmaya çalışınız.
Abbasiler döneminde Dar'ül Hikme, Büyük Selçuklu döneminde Nizamiye Mesreseleri, Osmanlı devletinde Sahn-ı Seman ve Süleymaniye Medreseleri
4) Orta Çağ'da Avrupa ülkelerinin bilim anlayışı hakkında bilgi veriniz.
Orta Çağ Avrupası’nda bilim, kilisenin baskısı ve kontrolü dahilindeydi. Kilise, düşünce özgürlüğünü ve özgür bir şekilde çalışma biçimini yok etmiştir. Papalığın denetimi altında yer alan okullarda skolastik düşünce hakimdi.
Orta Çağda, Türk ve İslâm dünyası her dalda Avrupa’dan çok daha fazla ileri bir durumda yer almaktaydı. Avrupa’da XIV. ve XV. Yüzyılda gerçekleşen siyasi ve sosyal değişmeler bireyselliği öne çıkarmıştır.
Bununla beraber Avrupa insanları skolastik düşüncenin etkisinden altından çıkmayı başarmıştır. Avrupalılar bilim ve teknik alanlarındaki gelişmeleri, Haçlı seferleri esnasında İslâm ülkelerinden yağmalayarak çaldıkları kitapları kendi ülkelerine taşımışlardır.