Uygulama
Şekil 1.3’te ilk kavram olarak felsefe verilmiştir.
• Bu kavramı düşünerek bir sonraki basamağa üç kavram yazınız.
Cevap: Akıl, Düşünmek, Varlık, soru,
• Bu uygulamayı aynı mantıkla diğer basamaklar için de yapınız.
Cevap: İnsan ile ilgili olması
• Felsefeden yola çıkarak bulduğunuz ilk üç kavramı arkadaşlarınızla paylaşınız ve neden farklı kavramlara ulaştığınızı tartışınız.
Cevap: Çünkü felsefenin çok geniş bir çalışma alanı olsa da genel olarak bu saymış olduğumuz varlık akıl ve düşünme üzerine yoğunlaşmıştır.
• Yapmış olduğunuz uygulamadan hareketle felsefe tanımı yapmaya çalışınız.
Cevap: Felsefe akıl düşünme varlık ve ahlak gibi insanın hayatında yer alan her türlü olay ve olguyu düşündürme bilimidir.
Felsefe Çağrışım basamakları
- Düşünme
- Mantık
- Merak
- Bilgi
- Hakikat
- Hikmet
- Gerçeklik
- Akıl
- Arayış
- Akıl
Felsefi düşüncenin nitelikleri nelerdir
- Sorgulama
- Merak etme
- Şüphe duyma
- Hayret etme
- Yığılma
- Eleştirellik
- Refleksif olma
- Rasyonellik
- Sistemlilik
- Tutatlılık
- Evrensellik
Uygulama
Şekil 1.4’ün orta bölümüne dostlukla ilgili görüşünüzü yazıp görüşlerinizden hareketle verilen soruları cevaplayınız.
Dostluk işte bu acı-tatlı gerçeği hafifleten, kabullenmesini daha kolaylaştıran güzel bir olgudur benim için. Varsın dostum kendi yolunda gitsin. Bilirim son nefesimizi yalnız vereceğiz. Bana eşlik ettiği, hayatıma şöyle bir uğradığı kadarı yeter de artar.
Bu görüşü neye göre oluşturdum?
Bu tamamen hayattaki kendi deneyimlerimden, yaptığım gözlemlerden, okuyup düşündüklerimden sonra oluşturduğum bir bakış açısıdır.
Bu görüşün gerçekleri-kanıtları nelerdir?
Bunlar benim kendi düşüncem olduğu için nesnel bir kanıt sunamam elbet. Ancak mesela hiçbir insan ilişkisinin sonsuza kadar sürmediği, eninde sonunda iyi kötü bir şekilde sona erdiğini çok kez gördüğüm ve duyduğum için, yaygın bir kanı olduğunu belirtebilirim.
Bu görüşün sonuçları nelerdir?
Görüşüm hayata bakışımı yansıttığı için elbet tutum ve davranışlarımı etkileyecektir. Yani insanlara nasıl yaklaştığım, onları nasıl gördüğüm, onlarla nasıl ve ne derecede etkileşime geçtiğim illa bakış açımdan etkilenecektir.
Bu görüşün başka görüşlerden farkı nedir?
Dostluk hakkında sayısız görüş var diyebilirim. Kimi onu acımasız dünyada kalan yegane güzel şeylerden biri sayar ve yüceltir, kimi dostluğun insana kattıklarına dem vurur, kimi onun kişilere kazandırdıklarını (!) benimser... Eski Romalı düşünürler bile sık sık dostluğun nasıl para ve benzeri geçici heveslerden değerli olduğunu söylemiştir.
Farka gelecek olursak, ben belki biraz daha gerçekçi yaklaşıyorum diyebilirim. (İnsanlarda acıdan kaçınma mekanizması olduğu için herkes her zaman acı gerçeklerle yüzleşmek istemez.) İyi ya da kötü, kendimizi kandırmak yerine bir şeyi olduğu gibi kavramaya çalışmalıyız diyorum. Dostluğun da diğer her şey gibi (eninde sonunda) geçici olduğunu kabul ediyorum. Ama bu ona daha az değer verdiğim anlamına gelmiyor tabi.