5. Ölçme Ve Değerlendirme Çalışmaları
FELÂTUN BEY İLE RAKIM EFENDİ
Rakım — Gel bakalım Canan. Gel korkma yavrum. İşte ben dadıma anlattım. Bundan sonra nereye gitmek istersen dadımla beraber gitmeye izinlisin. Ancak dadım olmayınca kapıdan dışarıya çıkmana gönlüm yoktur. Sen piyanoya mı heves ettin kuzum? Ben sana piyano alırım. Ben de buraya senin için bayan öğretmen tutarım.
Zavallı kızcağız, efendisinin kendisini azarlamasından başka, piyano alacağına dair sözde bulunduğunu işitince sevincinden efendisinin boynuna sarılacağı geldi. Bu iyiliğe teşekkür edecek oldu. Ancak Türkçeyi layığıyla becerememekte olduğundan söyleyeceği söz de ağzında kaldı…
İlk dört soruyu Ahmet Mithat Efendi’nin Felâtun Beyle Rakım Efendi adlı romanından alınan yukarıdaki parçaya göre cevaplandırınız.
1. Yukarıdaki metni de dikkate alarak romanın yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel özellikleri hakkında neler düşündüğünüzü aşağıya yazınız.
Tanzimat Dönemi’nde Avrupa ülkeleri arasında siyasî, askerî, ticarî ve kültürel alanlarda en çok Fransa’yla ilişkilerimiz olmuştur. Metinde de dönemin sosyal ve kültürel hayatındaki Batı etkisini ve Batılı yaşam tarzını görüyoruz. (piyano dersleri vb.)
Rȃkım Efendi’nin Canan adında bir cariyeyi satın alıp onu yetiştirmesi dönemdeki cariyelerin varlığını gösterir. Cariye yabancı ülkelerden kaçırılıp özgürlükten yoksun edilerek alınıp satılan ve her konuda efendilerinin isteklerine uymak zorunda olan genç kadın, kadın köle demektir.
Bu dönemde Beyoğlu Batılıların ikamet için tercih ettikleri bir semttir. Kafeler, sinemalar,
Tiyatrolar, eğlence mekȃnları, mağazalar, vitrinlerdeki Batılı kıyafetleriyle Beyoğlu âdeta Avrupaî bir şehre benzemektedir.
2 . Okuduğunuz parçada kullanılan bakış açısına örnekler bularak aşağıya yazınız.
Cevap: Parçada ilahi (Tanrısal) bakış açısı kullanılmıştır.
Örnek: “Bundan sonra artık Rakım’da bir piyano ile bir de piyanocu arzuları baş gösterdi. Her akşam evine gelip de Canan’ın yüzünü görünce güya kızın çehresi “Hani ya verdiğin söz!” diye soruyormuş sanarak üzüldü.
3. Okuduğunuz parçanın olay örgüsünü aşağıya yazınız.
Rakım’ın cariyesi Canan’a dadısı olmadan dışarıya çıkmasını yasaklaması
Rakım’ın Canan’a piyano alacağını ve öğretmen tutacağını söylemesi
Rakım’ın Fransız dostunun evine gitmesi, piyanoda alaturka parçalar çalınması
Rakım’ın piyano çalan esmer kadının Canan’ın piyano öğretmeni olduğunu öğrenmesi
4. Tanzimat roman ve hikâyelerinde toplumu eğitme amacı öne çıkar; iyiler çok iyi, kötüler çok kötüdür, iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır. Metinden bu açıklamaya örnekler bularak aşağıya yazınız.
Cevap: Roman kahramanı Rakım romanda ideal insan “tipi”ni yansıtır. Rakım Efendi ağırbaşlı, çalışkan, vaktini boşa harcamayan biridir. Bu özellikleriyle Rakım Efendi kültürlü, bilgili, çağdaş ve Batılılaşmayı doğru anlayan bir tip olarak göze çarpmaktadır. Aynı zamanda o, ahlaklı ve iyi huy olarak gördüğümüz tüm davranışları üzerinde toplamıştır ki bu yönüyle tam bir Osmanlı beyefendisi özelliği göstermektedir.
Verilen metinde Rakım’ın cariyesi Canan’a iyi davranması onun kişilik özellikleriyle örtüşmektedir.
5 . Aşağıdaki bilgilerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına “Y” yazınız.
(D) a. Tanzimat edebiyatı romanlarında Doğu-Batı çatışması ile bundan doğan yıkımlar ve tarihteki başarılar öne çıkan konulardır.
(Y) b. Tanzimat edebiyatı romanları teknik olarak güçlüdür. Yazarlar romanın akışına müdahale etmez, romanı genellikle bir öğütle bitirirler.
(D) c. Halit Ziya Uşaklıgil, kahramanların ihtiras ve duygularını tahlil etmeyi, onları kendi içinde göstermeyi esas alarak sanatkârane bir üslupla Batılı anlamda romanlar yazmıştır.
(Y) ç. Millî Edebiyat romanlarında romantizm ve natüralizm akımlarının etkisi vardır.
(D) d. Millî Edebiyat romanlarında sanatçılar özellikle gözleme önem vermişler ve eserlerine gözlemlerini yansıtmışlardır.
6. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun kelimelerle doldurunuz.
a) Millî Edebiyat romancıları; Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin’dir.
b) Türk romanı, Servetifünun edebiyatında özellikle Halit Ziya Uşaklıgil ile birlikte teknik kusurlardan arınır.
c) Türk edebiyatında ilk yerli roman, Şemsettin Sami tarafından yazılan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eserdir.
ç) Türk edebiyatına çeviri ile giren romanın ilk örneği, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar Fenelon’dan çevirdiği Telemak adlı eserdir.
d) 16. yüzyılın sonlarına doğru Miguel de Cervantes tarafından yazılan Don Kişot adlı eser, roman türünün ilk başarılı örneği kabul edilir.
7. Roman türüyle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Romanda olaylar mutlaka bir zaman dilimi içerisinde oluşur.
B) Romanda dilin bütün olanaklarından yararlanılarak kurmaca bir dünya kurulur.
C) Romandaki olay örgüsünün tıpatıp benzeri gerçek hayatta görülebilir.
D) Kişilerin iç dünyalarını daha iyi tanıtmak için tahlillere başvurulabilir.
E) Kimi romanlar mektup, kimi romanlar da anı biçiminde yazılırlar.
Cevap: C
8. Tanzimat edebiyatı, birçok edebî türde ilk ürünlerin verildiği dönemdir.
Aşağıdaki romanlardan hangisi Tanzimat Dönemi’nde ilk olma özelliği taşımaz?
A) İntibah
B) Karabibik
C) Felâtun Bey ile Rakım Efendi
D) Araba Sevdası
E) Cezmi
Cevap: C
9. (I) Tanzimat romanı, biçimsel özellikleriyle yepyeni bir tür olmasına karşın (II) anlatım, aslında halk edebiyatında gördüğümüz halk hikâyesiyle benzerlikler gösterir. (III) Anlatıcı, halk hikâyesinde olduğu gibi arka planda değil okurun karşısmdadır. (IV) Halk hikâyesinin anlatıcısı, hikâyedeki kahramanları iyilikleri ve yücelikleriyle anlatır, kötü adamı olabildiğince kötüler. (V) Tanzimat romanında da iyiler ve kötüler vardır ancak kötülerin iyi yanlarından da söz edilir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
Cevap: D
10. Bağımlı sıralı cümlelerde birden çok öge ortak olabilir.
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu açıklamaya örnek olur?
A) Kendisine yeni bir kalacak yer bulacak, mutlu olacaktı.
B) Duyduklarını anlattı, kimse anlattıklarına inanmadı.
C) Çok güzel anlatıyor, anlattıklarıyla mesaj vermeyi ihmal etmiyor.
D) Akşam sizi evden alırım, tiyatroya birlikte gideriz.
E) Yaptıklarından ötürü ona çok kızmış, ağzına geleni söylemiş.
Cevap: E
11. Aşağıdaki dizelerin hangisinde yan cümle, temel cümlenin farklı bir öğesidir?
A) Başımda yokluk denen fırtına esmekte
B) Yaslandığım omuz, benim yüreğimde atar
C) Teselli denen ilaç, fâni kederlerindir
D) Görmesinler boynun, sakın büküldüğünü
E) Seni bulur izinden sesini duyanlar
Cevap: D
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı yapılmıştır?
A) Babam 35. yaş gününü de üç gün önce kutladı.
B) Ligteki 25’nci golünü de akşamki maçta attı.
C) Vefatının 27’nci yılında saygıyla anıldı.
D) 15’inci Kayseri Fuarı 15 Haziran 2003 tarihinde başlıyor.
E) 5’inci romanını da önümüzdeki hafta piyasaya çıkarıyor.
Cevap: B
13. Bilgili bir adam ( ) her şeyin farkına varır () Cahil ise her konuda düşüncesini söyler ( )
Yukarıda yay ayraçla gösterilen yerlere aşağıdakilerden hangisinde verilen noktalama işaretleri getirilmelidir?
A) (,) B) (:) (;) (.) C) (;) (:)(…) D) (,) (.) (.) E) (,) (;)(…)
Cevap: D