Saymak ve satmak gerçek ve mecaz anlamı
Yayınlanma:
Güncelleme:
Saymak ve satmak gerçek ve mecaz anlamı nedir, saymak ve satmak sözcüklerinin gerçek ve mecaz anlamlarıyla birer cümle örneğini yazımızın devamından okuyabilirsiniz.
Saymak nedir
- [-i] Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak
- "Nara sormuşlar: - Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne -demiş." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
- "Böyle misaller sayıp dökmek gerekse satırlar değil, sütunlar dolar." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- Sayıları arka arkaya söylemek
- "Birden ona kadar saymak."
- Herhangi bir sıraya koymak, herhangi bir sırada yer aldığını kabul etmek
- "Artık kışı geçti sayabiliriz."
- Herhangi bir şey, yerine koymak veya herhangi bir şey gözüyle bakmak, addetmek
- "Her çiçekten bal eyledik / Arıya saydılar bizi." (Pir Sultan Abdal)
- Varsaymak, tutmak, farz etmek
- "Elimi uzatsam benim olacak bir vazoya sırt çevirip başkasına kaptırınca onu benden çalınmış saymak neden?" (Haldun Taner)
- Arka arkaya söylemek, sıralamak
- "Birinin iyiliklerini saymak."
- Ödemek, peşin vermek
- "İki bin lira saydı, bana bir küpe aldı." (Memduh Şevket Esendal)
- Geçer tutmak
- "Bunu saymam, sizi bir gün erkenden beklerim."
- Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı dolayısıyla bir kimseye veya bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmak, saygı göstermek, sözünü dinlemek, hürmet etmek
- "Anam babamı nasıl saydı ise ben de kocamı öyle sayacaktım." (Memduh Şevket Esendal)
- Önemsemek
- Gibi görmek, kabul etmek
- "Arzularını yapmayı belli büyük bir külfet saydığınız bu küçük kalpler, saadetin kapısından girmeden felaketin ortasına yuvarlanıyorlar." (Aka Gündüz)
- Hesaba katmak, dikkate almak
- "Bundan önce verdiğimi saymıyor musun?"
Satmak nedir
- [-i] Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek
- "Geniş arazisini parselleyip sattı." (Tarık Buğra)
- [nsz] Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak
- "Onun yerinde kim olsa bu kadar azamet satardı." (Peyami Safa)
- Bir kimse, kendini veya başkasını olduğundan daha önemli, yetkili ve değerli göstermek
- "Herhâlde beni de satmasını bilmiş olacaktı ki hatırlılar masasında ehemmiyetli bir adam gibi karşılandım." (Reşat Nuri Güntekin)
- Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek
- Bir yolunu bularak birinden ayrılmak
- "Yanımdakini satamazsam size gelemeyeceğim."
Saymak ve satmak sözcüklerinin gerçek ve mecaz anlamlarıyla birer cümle yazınız.
saymak
- Gerçek: Okuldaki sıraları saydım. Yoldan geçen araçları saymak yerine dersine çalışsan daha iyi olur.
- Mecaz: Saydım çektiğim kahırları. Anan babanı nasıl saydı ise sen de kocanı öyle saymalısın.
satmak
- Gerçek: Geçen gün ev sattım.
- Mecaz: Sattım çocukluğumu üç kuruşa. Sen beni sattın yazıklar olsun.
ÖDEV & BİLGİ DÜNYASI
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.